10 Nisan 2012 Salı

İzmir Vestel Servis

bok kafalının tekiyim. bu pek de itiraf sayılmaz, gizli saklı bir durum değil çünkü. canım yanıyor, küskünlüğüm var, köpek gibi hastayım, altın vuruşu da yedim. ağladım bir de utanmadan. şimdi mi? ne tuhaftır ki geçti. evet aptallaşabiliyorum, evet hem ağlayıp hem gülebiliyorum, evet güçlü gözükmek adına hayatımdaki insanların çoğundan kendimi saklıyorum. pişman mıyım değilim. yaptığım hiçbir şeyden pişman olmadım, bu kötülüğü kendime yapmadım. acı çeksem bile kendim istemişimdir, acı verene de kızmam. şimdi gayet iyiyim. gidip biraz da rakı alsam. bu saatte mi? evet. bu lafı seviyorum, bir yerlerde mutlaka akşamdır. İzmir Vestel Servis bu akşam yakın bi arkadaşımın nişanı var ama ben gitmek istemiyorum. çünkü 21.00'de holdem türkiye poker ligine katılacak, yattığım yerden para kazanacaktım. hayaller yandı, kül yok, duman yok, hiç, hiç, hiç bişey yok... müzik zevkimi geliştiremiyorum. insanlar bin tane grup sayıyor "ne dinlersin?" diye sorunca; ben dörtte falan kalıyorum. özellikle radyo dinlemiyorum, yeni şeylere tamamen kapalıyım. nasıl olduysa işte bir ara dave matthews band sardı, o da iphone'daki tap tap sayesinde, allah razı olsun. o kadar yani. bir de bu adam müziği seven gitarla oynaşan falan bir adam. özellikle alternatife gireyim diyorum bir süredir. ama yeni gruplar yeni müzikler; yeni insanlar tanımak gibi geliyor. ruhumu yoracakmış gibi hissediyorum. ek: ne varsa badide var, arkadaşta var.. odamın kapısı açık olduğunda uyumayı bırak boş boş oturamıyorum bile, o kapı illa kapalı olacak! yatıya kaldığım diğer evler için de bu durum geçerli. nedendir bilmiyorum sözlük.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder