31 Mart 2012 Cumartesi
Hatay Arçelik Servisi
ilk bölüm biter, ikincisi başlar. zaman geriye gitmiş eflatun’un çocukluk hikayesine dönmüştür. annesinin mezarı için evden sık sık kaçan eflatun bir odaya kapatılmış 7 yıl burda beklemiştir, lakin o çağrıyı duyana kadar [83]. düşer yollara ve eflatunun yolculuğu başlar. göz göze geldiklerine sorduğu beni sen mi çağırdın sorusu eflatunu sürükler. ilk karşılaşılan kişi rakibine kıskançlık duyan bakkaldır [86-87], yanlış kişi olduğu anlaşılınca yola devam edilir. sırasıyla gurur ve gösteriş meraklısı bir delikanlı [89], tembellikten iflahı kesilen bir dilenci [92], büryan kebabı yiyen oburluk timsali adam [96-97], kölesini öldüresiye döven öfkeli ihtiyar [103-104], altınları dökülüp yere saçılan açgözlü tüccar [111-114], şehvet düşkünü bir yeniçeri [118-119] ile karşılaşır. ama hepsinde göz kendisini yanıltmıştır, yedi kere görünüşe aldanmıştır [119].
Hatay Arçelik Servisi
kulağına bırakır kendini ve sesin geldiği galata mevlevihanesine düşer yolu. ibrahim dededir [123] karşılayan kendisini. zaman eski zamana gider ve ibrahim dededen önceki liderin, nevarif bursevinin [126] cenazesine kayar zaman. cenaze ile yolu kesişen eskinin derviş ve şimdinin intikam dolu şahsı cenaze sürecine dahil olup mevlevihanede bir yemeğe misafir olur [124-131]. hikayesini okuruz ve hikayedeki işkenceci rafaelin evinde meskun bursalı firavunun nevarif burseviye nasıl dönüştüğü [133-137] sorusunun cevabı bekler bizi. dünyanın yedi günde yaratılışı [137-139] ve eflatunla ibrahim dede’nin ilk muhataplıkları [ 142-146] ile biter ikinci bölüm.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder