29 Şubat 2012 Çarşamba

LG Servis Adana

bu sıkıcı ama gerekli olduğunu düşündüğüm yazının sonuna şu videoyu koymayı uygun görüyorum. cleanternet diye kazancını sansür olgusu üstüne bina etmiş, kendini çok güzel meşrulaştırıp büyük ülkere, şirketlere satmış binlerce firmadan birinin reklamı. e tabi günümüz devletleri teknolojinin getirdiği paradoksları çözerken yine teknolojiye sarılıyor. buna erdemli bir daire mi,yoksa fasit bir daire mi demeli? bu hackerların büyük şirketlerin güvenlik duvarlarından sorumlu olan işçilere dönüştürülmesi gibi, kriminal ile legal arasındaki ince çizgi tam burada düşünülesi. hele ki bu firmaların da nasıl kurulduğu daha evvel ki faaliyetleri araştırıldığında. LG Servis Adana türkiyede e-devlet süreçlerini eksik-gedik geçiriyorirken, bu filtreleme sistemlerinin kurulumunda da cleanternet benzeri büyük şirketler ile büyük rantların döneceği anlaşmaların yapılacağını da vurgulamaya gerek yok. bunların hepsinden öte, zülm falan demişken, bu reklamdaki kadının sesi hollywood bilimkurgu filmlerinden fırlamışçasına, büyük patlamalardan önceki dakikaları sayan devasa bilgisayarlardan çıkan, nazik kadın sesini imite eden, dijital kayıtlara benziyor. her manada tehditkar.

Samsung Servis Adana

önerilebilecek yaklaşımların "olaya" verilen, sırf bu başlık altında 1000"i aşan, "tepki"(ler)* gözlemlenip düşünüldüğünde, oldukça düzensiz olarak şu şekilde olabileceği- bu öneriler elbette gayet heterojen olan "tepki" kültürlerine içkin bazı sorunları da ifşa etmekte ,ve bazılarının kısa-uzun vadelerde "çözümsüzlüğüne ragmen, onları düzeltmeye yüzünü dönmektedir: Samsung Servis Adana teorik çerçeve arayışlarına fazla girmeden önce sadece şunu ortaya, kesin ve net şekilde koymak gerekmektedir: "sansür", aynı veya alakalı şeyleri çağrıştıran tüm farklı dil unsurları ile beraber, tarih daha “sansürlerle” yazılmaya başlamadan bile evvel, her çeşit iktidarın kendini tehditlere karşı muhafaza edebilmesi için gerekli bir aygıt olarak kendini göstermiştir. bu iktidar bir kaç çift ve onların çocuklarından oluşan küçük bir kabile de olabilir,

Arçelik Servis Bornova

ben güney'in cemre'yi aldattıktan sonraki halleri, özür bile dilememesi ve hemen banu'ya ilişkiye başlamasından, kuzey'e verdiği paranın, aslında dolaylı olarak kendisinin sebep olmasıyla uçup gitmesinden sonraki hallerine iyiden iyiye sinir olup bu güney'e uygun bi sıfat aramaktayım bir süredir. bu akşam iyice perçinlendi bu istek. abi adam bağıra bağıra sana söylüyor türküyü. bir gram suçlu hissedip kötü olmaz mı insan? cemre ağlıyo, kuzey'in arkadaşı ağlıyo, daha kuzey'i tanımayan zeynep bile ağlıyo. bizimki mal mal baksa iyi, sırıtıyo, sonunda bi de alkışlıyo falan. abi bu ne pişkinliktir, aymazlıktır, ciğeri beş paraetmezliktir yahu? hayret bişi ya, sinirlerim bozuldu gece gece. not: hala istediğim sıfatı bulamadım evet. Arçelik Servis Bornova neyse abi o değil de, kuzey nasıl söyledi o türküyü ya. bittim tükendim.

Arçelik İzmir Servis

tekrar oynat uğurcum... mektup yazdırma faslı başladı. paralel kurguyla mektubun yarısı süleyman'ın otağında yarısı da şarlken'in sarayında münavebeli olarak yazıldı ve okundu. o kısma itirazım yok, tatminkar bir kurgu uygulamasıydı. Arçelik İzmir Servis süleyman'ın dört katlı incik boncuklu miğferinin izahat faslı, pargalı'nın yerine, misal, şarlken'in sarayına dönen elçinin ağzına daha çok yakışırdı. ibo'nun repliklerinin pek iyi lehim tutmadığını, eğreti kaldığını düşünmekteyim. sanki miğferden bahsetmeye başlamasıyla birlikte, o esnada hararetle ilerlemekte olan hikaye akışının ortasında pause düğmesine basılmış gibi oldu.

İzmir Bosch Servisleri

kostüm tasarımı açısından övgüleri hakeden yapım. ancak harem kadınlarının incik boncuğuna verdikleri önemin yarısını şu silahlara da verseler kendine çok şey katacak. o dönem ve silahları taşıyanların mevkileri düşünüldüğünde biraz basit kalıyor. türk kılıç formunu tutturmuşlar ancak kitabesiz süslemesiz, o çeliğe bir ruh lazım. miğferler şimdiye kadar kafaya geçirilen tas kıvamındaydı ancak süleymanın son miğferini gördükten sonra orada kalmasının daha uygun olacağına kanaat getirdim. İzmir Bosch Servisleri bilmiyorum neyi örnek alarak tasarladılar ancak süleymanı eski pers krallarına çevirmesine bakılırsa örnek aldıkları bir miğfer varsa da berbat bir taklit olduğu ortada. o sağdan soldan fırlayan inciler filan kabus gibiydi. bir sipahinin atının başına giydirdiği miğferdeki işçiliğin yanına yaklaşamaz. öyle tenekeyi altın sarısına bulayıp üzerine her bulduğunuz renkli taşı yapıştırmakla olmuyor.

Arçelik İzmir Servisleri

valide - mahidevran ikilisi, önce günahsız garibanın tekinin dilini kestirdi, bunu yapmak için kullandıkları diğer cariyeye kim bilir ne oldu (haremden atıldı sanırım), şimdi de maşallah pek sevdikleri mustafa'cıklarının gözdesi kızı da harcadılar, saraydan attırıyorlar. niye? hürrem'i tuzak kurmak, Arçelik İzmir Servisleri herkes hürrem'e bilensin de ona saldırsın diye. bu manyaklıkla hızı alamayıp mustafa'yı da zehirlemeye kalkıp hürrem'e atabilirlerdi. çocuk savaş alanında daha güvende vallahi. validenin tez ölmesini, mahidevran'ın da geri gelmemek üzere sürülmesini dört gözle beklediğim dizi.

Beyoğlu Beko Servisi

lk iki bölümünü kaçırmadan izleyerek sizler için küçük ama kendim için büyük bir adım atmış bulunmaktayım. bu dizi çarşamba günlerinin 1.liğini garantilemiştir. gerisi yalan. muhteşem yüzyıl başka güne kış kış. Beyoğlu Beko Servisi dizi ile ilgili olarak; Firma Rehberi -cemre denen kız kimse dizide aşırı derecede sırıtmaktadır. hem çirkin hem de kötü oynuyor. her türlü epic fail. süper giden dişlilerin arasındaki bozuk dişli gibi sırıtıyor. nasıl bir cast seçimidir bu? mümkünse öldürün dizide ve yerine çok vakit geçmeden güzel ve iyi bir oyuncu alın. -şu öpüşme sahneleri rezalet. yıl olmuş 2011 hala bebe tarzı öpüşme sahneleri. biraz gerçekçi olun yahu. -müzikler oturmaya başladı. ama ay yapımın her dizisi için özellikle gerilim müzikleri aynı tip. dizinin karakterine uygun ona has müzikler yapılırsa tadından yinmez. -şu zengin kızın babasının dizide daha aktif rol alması lazım. karakteri çok basit kaçmış. sadece gülüp gülüp kızına para veriyor. -sadece stardaki o firar mıdır nedir o dizinin reklamını yapmak için çekilen gereksiz sahneler beni benassi. gayet kalitesizdi. lütfen azaltın şunları.

Beylikdüzü Bosch Servisi

fight club olsun baska yapimlar olsun, cekilen sahnelerde esinlenmeler goze carpiyor fakat kendisini izlettiriyor. simdilik yavas ilerlemesi kotu bi detay. ay yapim dramlardan uzaklasip daha cok aksiyon yapmali. ezelden bosalan koltuga bu sene rahatlikla kuzeyi oturtacaz gibi gozukuyor. Beylikdüzü Bosch Servisi ben de üniversite olayına kafayı çok taktım, niye illa itü diye diretilmiş acaba? olması gereken, olayın koç üniversitesinde geçmesiydi. zengin kız ve onun gibi tiki arkadaşları.. araba bile normal karşılanırdı yani. güneyi de burslu olarak attık mıydı koça, zengin kız fakir oğlan dramamız tamamlanmış olurdu.. itü'de bir öğrenci öyle arabaya sahip olacak, önünden geçen öğrenciler başını hafif de olsa bir çevirip bakmayacak ?! hem zaten taşkışla'da arabayı park ettiği yer aslında otopark da değil (bkz: gereksiz ayrıntı vermek) Firma Rehberi bir de bade işçil ezel'de oynarken daha güzel görünüp, daha iyi rol yapıyor muydu?

Beylikdüzü Beko Servisi

kıvanç'ı behlül, hantal ve yağlıyken de severdim; kuzey, hızlı ve öfkeliyken de iyi. yakında bileğindeki altın bileziği farkedip jigololuk mesleğine yönelebilir. boks boks nereye kadar. Beylikdüzü Beko Servisi 3. bölümde balyoz mehmet ile kuzey fırtınası'nın ölümüne dövüşünü aynı ordaki orta yaş amcalar gibi merakla bekliyorum. 20 amca toplanmış kaslı, yağlanmış adamları asgari ücretle dövüştürüyorlar. hani bizdik marjinal olan. Firma Rehberi

Beylikdüzü Vestel Servisi

ikinci bölümü de keyifle izlenmiştir. herkes çıkarımlarını paylaşmış ben de eksik kalmayayım. spoiler falan koymuyorum herkes bruce willis' in ölü olduğunu biliyor zaten. Beylikdüzü Vestel Servisi cemre' nin annesi genel anne kalıbının dışında, kızım orospu olsun, bir zengine meze olsun diye ciddi mesai harcıyor. bir de koskoca matmazele zaar dedirttiler ben buna gülerim zaaaa xd. Firma Rehberi kıvanç' ın dövmelerini bağladılar, güney' in alnında ki boydan boya dikişi de bağlasınlar bari. o ne öyle türk harry potter'ı gibi. güya zeki karakterimiz güney. banu derste içine düştü, altına maserati çekti, üstünü açıp yanına boylu boyunca uzandı, dudağına yapıştı, rüyamda seni gördüm yala beni diyo bu denyo hala veledin tekine özel derse gidecek diye bıraktı kızı gitti. demek ki cemre göğüs farkıyla önde, burdan bunu anlıyoruz. baba çok fena, eline stres topu versen fırlatır kafanı kırar. yaptığı simitlere tükürdüğünden şüpheleniyorum. ilerde basurdan muzdarip olduğunu görebiliriz, yüzündeki acı ifadesi başka bir yere bağlanmaz.

Beylikdüzü Profilo Servisi

ikinci bolumu de neredeyse birinciyle ayni ilginclikte cikarmayi basarmislar, helal olsun. da, bunu yazayim mi yazmayayim mi bin kere gidip geldiysem de dayanamadim: bu ara sahnelerdeki icli gitar ezgileri, kucuk erkek kardesin buyugun nisanlisina/esine asik olmasi, boks/kopek dovusu'nu aldigimizda, biraz biraz amores perros cikmaya basladi. Beylikdüzü Profilo Servisi edit: fakat her sey bir yana, klinik psikolog bir arkadastan alinti yaparak ve calip cirpmadan krediyi vererek diyeyim; "birinin nasil antisosyal oldugu bu kadar mi guzel anlatilir, ailenin buna katkisi bu kadar mi guzel ortaya konur", altina robert bosch olarak imzami atarim. zebellah modunda otoriteryen babanin hayatini kararttigi iki cocugun nasil farkli basa cikis yontemleri bulduklari da muthis verilmis; buyuk evet efendim sepet efendim'ci, babayi kizdirmamak icin istedigi yoldan ilerlemis, kucukse ayni siddetle geri ittiriyor surekli; hicbir yeri degisle dizinin burasi kulturden bagimsiz, milyonlarca ailenin gercek hayat hikayesi. Firma Rehberi

Beylikdüzü Ariston Servisi

kuzey ile güney'in ali denen mahalle arkadaşları, öpmeli şişe çevirme sırasında kızın peşinden giden kuzey ve güney ikilisine güzel bir yakarışta bulunmuştur. 'cemre, kuzey ya nereye? sıra bize gelcekti? neyse biz devam edelim mi? -- Beylikdüzü Ariston Servisi ulan bi sakin ol. elalem kavga ediyo senin aklın karı öpmekte.ilk iki bölümünde, cuma günleri star tv'de yayınlanacak firar adlı diziyi gözümüze gözümüze sokarak, bu dizi yayınlanmadan ondan tiksinmeme sebep olmuştur. belli ki yapımcı aynı firma ve maddi kaygılar mevcut. bu itici detayı geçersek, kıvanç tatlıtuğ ne süper bir kuzey olmuş ya... adamın tipini, vücudunu geçtim ama i love trouble modunda belalı adam sever hatunların yeni ikonu olur (hatta oldu bile) bu karakter. bir de dialog yazarı kimse, erkekleri pek tanıyamamış belli. sorarım size ey erkekler, hanginiz bir kızı ilk defa öperken ben seninle evlenicem dersiniz? hele de daha yaş 18-19 civarında ise? cemre bence biraz donuk kalıyor bu rolde. erkek gibi kız desem değil, alımlı çekici bir kız desem değil, ne desem bilemedim. ama bir eğreti duruyor. Firma Rehberi o baba karakteri nedir öyle yaa, allah düşman başına vermesin. dua etsin ki kuzey'de anneye karşı bir hayranlık var, yoksa o babayı bir dakika yaşatmaz... ayrıca, güney gibi kılıbık sevgilim olacağına kuzey gibi bir sevenim olsun derim...

Beylikdüzü Baymak Servisi

aslinda kuzeyi en cok seven, ici en cok parcalanan okuz sami. o sevimsiz suratin altinda yufka yurekli bi hulusi kentmen var, vallahi bak. en icten uzulen o olaylara. aha kuzey yine behlul oldu. hem de paccoz behlul. ayakustu madara etti tezgahtar kizi. bu banu da cok net yaziyo lan. guney bunu hala anlamadiysa yuh ona. anlamistir da hosuna gisiyodur kesin deyyusun. klasik irkek. Beylikdüzü Baymak Servisi bu cemre az orospu diil ha. barisi kestirdi gozune ben diim. barisin da nisanlisinda gonlu yok zaten. bu is olur. istedigi zengun hayata da kavusur kaknem. baris da hemen niyeti bozdu peeyyyy. Firma Rehberi kuzey nasil yurumek o facayi duzelttin diye, paytak paytak?milliyette kivancin dovmelerini yok ediyolar montajla diye bi haber vardi. bi yorumcu da kuzey dövme yaptirsin olsun bitsin demisti, ileri goruslu yorumcumuzu kutlarim efenim. bade iscilin oyunculugu benden gecer not almadi. bi kazuletlik var ustunde. anlayamadim. yine de ben o kuzeyin genc, toy, mahsun hallerini yerim arkadas!guney de pustlugua o zamanlardan baslamis, gozunu kapadi gozunu kapadi!bunlar da ne pislik bi grupmus lan agzindan öpmeli sise cevirmece oynuyolar falan. iyy. lise ogrencilerine bak aq, ilk opusmede dille mille daldilar, senlen evlenicem sana asigima falan girdiler. turk tipi arabesk ask. kuzeyden dovuscuye: merag edme! ay cemre bi insan ol yaa, ben de geliceeemm!!ben her ortama uyarim!!siksinler orda seni bi de gorsunler kaknem. cemre, kaknem oldugun kadar orospuymussun. guney nasil buldu bunlari yahu?

Beylikdüzü Demirdöküm Servisi

matmazelin madam olarak karsimiza ciktigi dizide sergiledigi oyunculuk fevkaladenin fevkinde. o kaknem kizinin "guneylen mutlu olcem beni zengin yasetcek, sen kendini harcattin diye ben de harcatmicam" diye miyavladigi yerde öyle guzel agladi ki. bogazim dugumlendi benim de izlerken, cok guzel yansitmis cok begendim. matmazel yanniz burda da behlulun belalisi. tum kirli camasirlarini bilip duygularini okuyo cocugun. cöpten not toplarcasina hafiye kendisi. yine renkli gozlu bi sican kizi koruma ugruna kuzeyciimizi/behlulcuumu gözlerini belerte belerte suzuyo. bitmedi aralarindaki gerginlik. Beylikdüzü Demirdöküm Servisi handan hanim sozum sana: senin gibi ana olmaz olsun. evlat ayrilir mi lan pis kadin!guney bile bazen insafa gelip "benim yuzunden" falan derken bu hala yok efendim kuzey adam olmicakmis zaten, olaylar yine boyle olacakmis bilmem ne..kuzeyin ilk bolumde dedigi gibi "sen ne zamandir beni dusunuyosun anne?" Firma Rehberi

Beşiktaş Siemens Servisi

kuzey fırtınası karşısında dilim damağım kurudu yine, kendime gelemiyorum. annem bile bi anda kuzey'in vücudu görünce; "ohaaa, kaslara bak" diye dile geldi. haftaya da yaşlı komşumuzla izleyesim var, bakalım o ne tepki vercek.. adam ölüyü dirilticek cinsten yahu. çok yakışmış bu karakter bu adama be.. sesi, bakışları (ki çok etkileyici bakıyor), hareketleri.. ooff diyorumm, ooff.. Beşiktaş Siemens Servisi ilk bölümü daha bir erkek dizisi gibiydi bu yüzden sevmiştim. ikinci bölümdeki biraz fazlaca kadın muhabbeti beni tedirgin etti. daha bir vurdulu kırdılı kavgalı olsun istiyorum diziyi napayım. Firma Rehberi senaristler tarafından seksi ve serseri olsun diye kuzey bildiğin moron yapılmaktadır. yirmili yaşlarına gelmişsin, bu saatten sonra okumayacağın ayan beyan ortada, askerlik mevzusu da kapandı. baban diyor "gel fırında çalış." , abin diyor "seni golf kulübüne götüreyim, orada çalış.", arkadaşı ali diyor "pazarda tezgah kurarsın, sana yardımcı olurum..." . neredeyse yoldan geçen adam bile kuzey'e çalışma imkanı sunuyor, matmazel bile yakında "gel bizim kuaförde çalış." diyecek... aklı başında olan bir adam bu tekliflerden birine evet der... bunlara rağmen hiçbir donanımı olmayan kuzey iş beğenmiyor, "babamın yanında çalışıp bi zanaat öğreneyim de altın bileziğim olsun." demiyor, anasından babasından beş lirayı bile utana sıkıla alıyor ama hala haytalık, itlik, serserilik peşinde. karnında kafam kadar yarayla inşaata dövüşmeye gidiyor. sonra da hala güney'e vicdan azabı muhabbeti yapmalar, milleti suçlamalar falan... oğlum, insanlar sana yol yordam gösteriyor, yardımcı olmaya çalışıyor. hala bir zavallılık, bir yalnız kovboyluk, bir yıkılmadım ayaktayım tripleri, bir "size ihtiyacım yok benim, ben kendime de yeterim..." salaklıkları... senaristler, kuzey'i çıplak ve öfkeli göstermenin daha mantıklı yolları da var yani bu kadar imkan varken kuzey'i işsiz bırakmanız anlamsız.

Beşiktaş Vestel Servisi

şu itü konusuna ben de değineceğim. tamam yazarlar ve sözlük yazarları ispatlamış itü'de ekonomi var da o banu denen kızın orda ne işi var. bizi mi sikiyonuz senaristler? koç , bahçeşehir filan olsa neyse. devlet üniversitesinde okumasak yedirecekler. hadi diyelim kız zeki, yurtdışını da sevmiyor da en kötü bilkent'te olması lazım o kuşun. itü orası hacı itü. hani pantolonlu falan bi lafı da var. güney denen eleman koç burslu olsaydı daha mantıklı olurdu. bir de üniversiteyle alakası 2005 yılında başlamış biri olarak hiç öyle ingilizce konuşan hoca görmedim. azeri, rus, türk akademisyenlerden oluşan kadro öyle ingilizce konuşmaz. okulla alakalı mantık hatası var dizide. Beşiktaş Vestel Servisi sonunda bir yönetmenin dizilerin esas kitlesinin kızlar olduğunu fark ettiği ve kıvanç tatlıtuğ'un baklavalı adonisli kombinasyonlarını gözler önüne serdiği dizidir. burdan sesleniyorum kuzeyciğimizi daha çok çıplak görmek istiyoruz *muhteşem yüzyıl'ın hala sülüman diyen hürrem'ini yer bitirir bu dizi demedi demeyin. ayrıca taşlığını bir yana koyarsak, kıvanç tatlıtuğ'un hakkını da yemeyelim, adam kendini inanılmaz geliştirdi oyunculuk konusunda, babasından dayak yediği sahnede bildiğin ürperdim, sinirim bozuldu hatta, diziyi izlememe kararı bile almıştım bikaç saniyeliğine. kanal d'den ricalarıma gelirsek; daha çok çıplak kıvanç ve acıtasyonun senaryonun bokunu çıkarmaması. (öyle bir geçer zaman ki ve yaprak dökümü kıvamına varmasın lütfen!) Firma Rehberi

Başakşehir Arçelik Servisi

bu dizi olmuş. çekim kalitesi olarak on üzerinden onu hak ediyor. kadrajlar, renk, ışık, diyaloglar, oyunculuklar hepsi şahaneydi. ilk bölümün temposu biraz düşüktü sadece. bir de müzik neredeyse yoktu. henüz izlemis biri olarak hatırlamıyorum mesela şu an müziğini. kıvanç'ı ayakta alkışlamak istedim ama yapmadım tabi:). bu bölüm kuzey üzerine bi bölümdü. ilerleyen bölümlerde diğer oyuncuları da alkışlayacağımızı düşünüyorum. karakterler çok iyi yazılmış. çok gerçekler. buğra gülsoy ve öykü karayel'in gerçek performanslarını ilerleyen bölümlerde göreceğimizi düşünüyorum. zordur bağırıp çağırmayan yumuşak başlı ama sorunlu silik karakterleri canlandırmak. öykü çok güzel kız. enteresan bir konuşma şekli ve oyunculuğu var. izlemeye alıştığımız türden değil. bir de fakir ve sinsi cemre'yi canlandırınca seyirci görmeyi umduğu starı bulamamış oldu. ama zamanla biz cemre'ye cemre bize alışıcaz. hürrem'e de ilk bölüm demediğimizi bırakmadık. Başakşehir Arçelik Servisi bir iki haftayı muhteşem yüzyıl karşısında ikinci kapatır ama sonra ezer geçer diyorum ha bir de o jenerik ne yahu?! hiç olmuş mu karakterleri bu kadar detaylı anlatan bi diziye? sanki fiction bi durum var ortada Firma Rehberi

Başakşehir Beko Servisi

bade işçil o kadar ezelde durmasına rağmen oynamayı öğrenememiş. babasının verdiği hediyeyi açmadan 'auuuuw' şeklinde bir ses çıkardı. galiba hediyeyi görmeden babam en iyisini almıştır filan dedi. ama gene yapmacık duruyor. neyse umarım az sayıda sahnesi olur. o sahnelerde de konuşmaz bizde sadece onun güzelliğini seyrederiz. Başakşehir Beko Servisi bu arada milleti bir bade-kıvanç yani banu-kuzey olsun havası hakim. umarım yazarlar milleti memnun etmek için kuzeyi banuya aşık etmezler. zira herkes öykü karayeli k.t. ye uygun bulmuyor diye onların aklına uyup senaryoyu ilerleyen dönemlerde böyle yönlendirmezler. Firma Rehberi son olarak baba bana o kadar kötü gelmedi. tipik türk babası çocuklarını ve karısını döven cinsten. ama içten içe kuzeyin masum olduğunu bildiği için onu kolluyor. anne ise aksine kuzeyi hep küçümsüyor. rıza kocaoğluna ise bayıldım. kendisini daha çok görelim, daha aktif bir rolü olsun istiyorum.

Başakşehir Bosch Servisi

kuzeye gelirsek sözlükte bu kadar hayranlık uyandırmasının iki sebebi olduğunu düşünüyorum. 1)kıvanç tatlıtuğ'un süpriz derecesinde iyi oyunculuğu 2) six pack, six pack, six pack.... ne diyorduk kontrolsüz, atılgan, yanında her an diken üstünde hissettiğiniz birini yanınızda istemezsiniz. kuzeyde aynen böyle. önceden tahmin edilemeyen, sizi her an rezil edebilecek cinsten biri. tabi görünürde. hikayesinde ise ailenin istenmeyen çocuğu, hep reddedilen erkek olduğu için sempati toplamış durumda. Başakşehir Bosch Servisi değinmeden geçemeyeceğim başka bir nokta ise kuzeyin simay adlı kızla sevişmesi ise hayatın acı bir gerçeğini yansıtıyor. zira istediğin kadar çulsuz, beş parasız ol eğer eşşek gibi yakışıklıysan kadınların one night stand için tercihisindir. bu kadar basit. yani tek gecelik ilişkilerde para, mevki filan seksilikten sonra gelir. Firma Rehberi

Başakşehir Siemens Servisi

kendisinin canlandırdığı cemre karakterine gelirsem daha ilk bölümden yorum yapamıyorum. zira tam olarak anlatılmış değil. sınıf atlama isteği bariz. güneyide buna giden bir merdiven olarak görüyor olabilir. öpüşmelerinin soğukluğundan söz edilmiş. belki bu bize cemrenin güneye bakış açısını yansıtmak için yapılmış olabilir yada buğra gülsoyun karısı da izin vermemiş olabilir. yada öpüşme bölümlerinden önce ikiside sarımsaklı yoğurtlu mantı yemişti. o yüzden böyle bir problem çıktı. kısacası aralarında sanki tam elektriklenme olmamış. konuya geri dönersek cemre gözü yükseklerde bir kız. bunun için başka adamlarla flört etmekten çekinmiyor. başrollerden biri olmasına rağmen hakkında az bilgi verilmiş bir karakter. zamanla görücez. Başakşehir Siemens Servisi güney bence tam olmuş. ne istediğini bilen, hırslı, çalışkan bir tip. ve itiraf etmek gerekirse eğer sonda kardeşine yaptığını görmeseydik birde kıvanç six packlerini sergilemeseydi kadınların favorisi güney olurdu. kendisine vermek için boş zaman bekleyen banuyu, sınıf atlamak için bir araç gibi kullanıp eski garson sevgilisini şutlayabilirdi. galiba o da cemreyi sevdiğinden ve hayalleri aynı olduğundan onunla birlikte ki bu da çoğu kadını gayet etkileyecek birşey. hatta dediğim gibi ilk başlarda çoğu kadın tercihini güneyden yana kullanmıştı. sonradan değişti. Firma Rehberi

Başakşehir Profilo Servisi

uzun süredir türk kanallarında yayınlanmış en güzel dizi. dram, ajitasyon, duygu sömürüsü, kasılmaktan rol yapamayan boşrol oyuncuları, mutlak iyiler, mutlak kötüler, kol gibi gereksiz felsefeler yok. aksine çok doğal diyaloglar ve çok gerçekçi karakterler var. izlerken kimse için bu onun hatası, bu onun suçu, burada o haksız diyemiyorsunuz çünkü tüm karakterler bir yerde hem masum hem suçlu, hem hatalı, hem hatasız... herşey tartışmaya açık. Başakşehir Profilo Servisi ilk olarak diziyi izleme sebebim öykü karayelle başlıyorum. kendisini tiyatroda izlediğim için çok mutluydum. işte nihayet adam gibi rol yapabilen bir başrol kadın oyuncumuz olacak diyordum. malesef ilk bölümlerde kendisi çok tutuk çıkmış. umarım kısa sürede o tutukluğu atar da tiyatroda seyirciye yaşattığı hazzı tv'de yaşatmaya başlar. Firma Rehberi

Başakşehir Ariston Servisi

tüm gün, evet koca bir gün, kıvanç tatlıtuğ'un adonis kasları vs buğra gülsoy esmerliği karşılaştırması ile ömrümü tüketmiş dizidir. Başakşehir Ariston Servisi şu an dizi hakkında tek bildiğim tek şey: kıvanç tatlıtuğ'un adonis kasları. ama bu dizi neyin peşinde, derdi ne bunların diye sorsan; biri de açıklayamaz sana. herkes, bir adonis tutturmuş gidiyor. sorsan, desen ki "adonis ne ki acaba ?"; "vucutta bir kas; amaaa sadece erkeklerde görülür, hihih" derler. buna da çok eminim ben*. ama afrodit, şu yapmış oldugunuz adonis muhabbetini duysa, hepinizi tüketirdi *. Firma Rehberi not: "diziyi izlicem internetten." diye de defterime not düştüm. bu da bilinsin

Başakşehir Vestel Servisi

işini bitirdi götünü döndü yattı.. faslı demek mecburiyetten oluyormuş.. türk erkeği duygusuz olduğu için değil imkanları olmadığı için götünü dönüp yatıyormuş... adonis olsa six pack olsa, baklava dilim olsa dümdüz yatmayı da bilir türk erkeği ama işte karşı cinsi erkek bedeninden soğutmamak adına bu yolu seçiyor ve ne yazık kıymeti bilinmiyor. Başakşehir Vestel Servisi dizideki karakterler orta sınıf insanlardan oluştuğu için bir aşkı memnu tadı yakalanamıyor. koca köşkün her kapısında illa bir dinleyici, izleyici bulunuyordu ve bir karakterin diğer karakterler hakkında bilgi sahibi olması sağlanıyordu. köşk olmayınca bu iş sokaklara düştü. behlül her köşeyi döndüğünde hoşlandığı kızın abisi tarafından sokak ortasında öpüldüğüne tanık oluyor ve bu sayede dizi ilerliyor. evin içinde yapsalar ne hapse girecek ne dizi olacak... Firma Rehberi

Başakşehir Baymak Servisi

entrikalar, oyunlar, aşk üçgenleri falan derken raytingler yükselecek, paralar kazanılacak, hanehalkı ay sonunu nasıl getireceğini unutacağı saatler geçirecek. sonra raytingler sabitlenecek yavaş yavaş baymaya başlayacak ve sallama bir sezon finaliyle hikaye kapatılıp dizi sona erdirilecek. sonrası malum, kıvanç imajını Firma Rehberi değiştirmek üzere biraz ara verecek, o ara kenan'ın veya yeni bir jön adayının dizisi parlayacak, raytingler, paralar bu kez o cenaha akacak falan filan.. yani sosyal mesaj kaygılı olmaya gerek yok aslında; ama biraz da türk televizyon dizilerinin başarısı, halkımızın bir mobius şeridinde hızı sabitlenmiş biçimde gündüz gece gidiyor olmasındandır. zenginden intikam alan asi bir fakir öyküsü ve araya 3-5 çekici vücut koydun mu, titanik misali başarılısın işte(!) Başakşehir Baymak Servisi

Başakşehir Demirdöküm Servisi

- kıvanç'ın babasının, kesin o mahalleden bir kadınla ve belki o silik kızın annesiyle geçmişte bir ilişkisi olmuş olabilir.* hatta kıvanç başkasından bile olabilir. Başakşehir Demirdöküm Servisi - kıvanç'ın abisinin sevgilisi (isimleri ezberleyemedim henüz) belli ki ondan ayrılarak bade işçil'in abisiyle dizinin bir yerlerinde ilişki yaşayacak; (hatta babasıyla bile olabilir yeter ki zengin olsun) ayrılmasına gerekçe olarak da kıvanç'ın abisi ile bade'nin samimi olduğu bir anı gösterecek. Firma Rehberi - kıvanç'ın abisi ise okulunu bitirip bade'lerin şirketinde yükselecek, yükselirken sürekli bade'nin abisiyle kapışacak ve ayrıca tam kıvanç'ın hoşlanmaya başladığı süreçte bade'yle ilişki yaşayacak. kıvanç hoşlandığı bir kızı 2. kez abisine kaptırmanın öfkesiyle iyice hırslanacak. tam bu sırada diziye yeni ve önemli bir karakter katılacak, muhtemelen bade'lerin rakibi bir şirket sahibi olacak bu kişi kıvanç'a destek olarak rakibini çökertmeye çalışacak. kıvanç ise hızla yükselerek abisinden ve kendisine haksızlık yapanlardan intikam alırken, bade'yi de abisinin elinden alacak. bir ara o silik kızı da becerecek(buralarda halkın rayting cihazlarını patlama girişimleri izlenebilir); ama o kız kuaför anasıyla birleşerek sanıldığından daha dişli çıkacak...

Bahçelievler Baymak Servisi

kıvanç tatlıtuğ'un oyunculuğu gerçekten çok iyi, iyi derken bilinçli mi yapıyor bilmiyorum; ama stanislavski metodu gerçekçi oynayayım derken fazla gerçekçi olup tiyatrodan hazzetmeyen türk dizi seyircisini kaçırmamak gerektiğini biliyor gibi arada gösterişli treytler sergilemeyi de Firma Rehberi ihmal etmiyor. özellikle askere alınmayacağını öğrendiği sahnede öğretmeni karşısında önlüğünü çekiştiren bir çocuk gibi yaptığı jestler usta işiydi. babasına vurduğu sahnedeki imajı ise tyler durden'ın gençliği kadar karizmatikti. keşke ilerleyen bölümde saçlarına daha güzel bir şekil verse ki tahminimce en klasik ve risksiz hikayelerden olan bu zengin kız fakir oğlan dramasında yükselme aşamasında imajı daha da güzelleşecektir. hikayenin gidişatıyla ilgili tahminler yürütürsek; Bahçelievler Baymak Servisi

Arnavutköy Baymak Servisi

türkiye'de hepi topu 200-300 kişi olan ve kimselerin bilmediği mesleğimi yani dispatcherlığı bile araya sıkıştırmış yapım..herif dispatcher'ım deyince harun'dan gelen "o ne la" tepkisi, adamın mesleği anlatmaya kasması ve harun'un "tamam la kes" minvalinde sözü uzattırmaması, bir sonraki diyalogda hava kontrol kule çalışanıyla karıştırmaı vs., bizim mesleğin bilmeyenlere anlatımında tipiktir. Arnavutköy Baymak Servisi gerçi sonra hayalet daha meraklı çıkıp anlattırıyor elemana ama herif de anlaşılması en zor kısımlarını anlatıyor, eurocontrol, atc plan falan..bir de "biz istemezsek uçak kalkmaz, saatlerce bekletirmişiz" falan fıstık sıkıyo baya..kaldırmamaya kaldırmayız da kardeşim son nöbetimiz olur o bizim, daha da iş bulamayız sonrasında sektörde.. Firma Rehberi sanırım senarist artist bir dispatcherla baya bir sohbete girişmiş bu bölümü yazmadan önce..

Arnavutköy Demirdöküm Servisi

sanki her bölümde "sözlük yazarlarının" canı istiyor diye ota boka ayar vermek zorundaymış gibi bir misyon yüklenmiş güzelim diziye. bir şeyler anlatmak için illa siyasi mesaj vermek gerekmiyor. bir sürü sosyal tespit ve dağ gibi örülmüş karakterlerle dolu dizi daha hala "bu hafta mesaj vermedi" diyor. ya sabır. Arnavutköy Demirdöküm Servisi şule'nin tribine sıçacağım dizidir. adam kızının kendisi yüzünden intihar ettiğini düşünerek aylarca, belki yıllarca kafayı yemiş, sonra kızının öldürüldüğünü öğrenmiş ayrıca kafayı yemiş. her gün aynı psikopatla uğraşıyo, götü sürekli tehlikede, ve zaten arızalı adam. ama şule denen, hiçbir şeyi ciddiye almayan laylaylom kız günlerce kendini harap etti. neden? bir kere başına silah dayamışlar... tamam ölüm korkusu falan da... yani dizinin tam adam gibi zamanı olmadığını da düşünürsek, bir kendine gel be kardeşim... adam aylardır her gün olduğu yerde çıldıracak duruma geliyo, sen de bu adamla yaşıyosun. saçma salak tripler... Firma Rehberi

Arnavutköy Beko Servisi

bu ise gonul verip ortaya koyan guzel insanlar 'hadi el birligiyle ideal kadini yaratalim' deyip, savci esra karakterini yaratmislardir ama ben bu diziyi izleyen kizlara sunu soylemek istiyorum, erkekler savci esra gibi kadinlardan korkarlar. Firma Rehberi fazla huzur, fazla mantik, fazla tevazu erkegin o kadinin yaninda kendini eksik hissetmesine, eksik yanlarinin ortaya cikmasina neden olur. o yuzdendir hep savci esra gibi mukemmel kadinlara degil bahar gibi gotu basi ayri oynayan dengesizlere saplanir kalirlar. hep kizlarin efendi adam yerine pic adam tercihi olacak degil ya tabiat kanunu bu ne yapsan bos. siz yine bu dunyayi burnumuzdan getirin, anca oyle bir adami asik edersiniz kendinize. Arnavutköy Beko Servisi sözlükteki teorilerden artık gına getirmiş dizidir. bir susun olm, anladık ekşi yazarısınız. anladık hepinizde senarist beyni var. anladık senaristler sizi de okuyor, önemsiyor ama bir tadını kaçırmayın. yok şule ajan, yok behzat'ın kızı, yok şevket mit'çi ( hea gördük mit'çi şevket'i. kuyruğu kaptırmıştı 3 bölüm önce), yok ercüment behzat'ın öldürdüğü adamlardan birinin kardeşi.. olabilir, haklı da çıkabilirsiniz. ama bir susun gözünüzü seveyim. ilk başta iyiydi hoştu, kritiğini yapardık bu dizinin de. artık boku çıkmadı mı?

Arnavutköy Siemens Servisi

boyle tipler kiz kardesleri bi iki sene sonra da evlenmezse evin geri kalaniyla beraber "evde kaldin basimiza kaliyosun" muhabbetine girerler bak. Arnavutköy Siemens Servisi neymis, kiz kardesi olmayanlar anlamazmis. esek kadar olmus kiz, butun gun evde oturup nakis mi isleyecek lan? sen mi koca sececen kocaman kiza? adamlar kiz kardesine bile "mal" gozuyle bakabiliyor yani, kendi akli olan bir birey degil o hatun. cok iyi. omurgasiz goygoycular sizi. Firma Rehberi edit: şimdi behzat seneler önce mine ile birlikte oluyor ama doğan çocuktan behzat'ın bir şekilde haberi olmuyor. mine güngör'le evli olduğundan gizliyor muhtemelen. güngör kendi kızıymış gibi büyütürken şule'nin kendi kızı olmadığını öğreniyor. mine'yi öldürüyor, hatta intihar süsü verirken mine'nin kardeşi ercü'den yardım alıyor, zira saygısızlık yaptığı için ercü'nün gözünde mine ölmeyi hak ediyor. o arada şule yuvaya ve evlatlık olarak da başka bir aileye veriliyor. ölmeden önce mine şule'ye gerçek babasının ismini verdiğinden şule büyüyünce onunla tanışmak için fırsat kolluyor ve berna'nın öldüğü dönemde behzat'a yakınlaşıyor. şule'yi araştıran ercü durumu çakıyor ve güngör'e de bildiriyor. güngör bunlar mazide kaldı felan diyor. geçmişine saygı göstermediği için ercü tarafından öldürülüyor (burası pek olmadı gibi. evet.). ilk çocukluğunda baba olarak bildiği güngör'ün öldüğünü öğrenen şule kızımız da böyle ağır bir depresyona giriyor.

Arnavutköy Vestel Servisi

yarın 7'de uyanmam lazım, işim gücüm yokmuş gibi izledim dayanamayıp yine netten, benden adam olmaz, hastasıyız dizinin. 36. bölümde psikologlara ruh hastası izlenimi vermesini pek sevemedim, hiçbir psikolog öyle höpürdetmez pipetle bardağı. harun'un kardeşi sanırım dizinin en güzel hatunu. pilli bebek'in uzun geceler'i de gönül ablamıza çok yakışıyor bu arada. harun'un telefonda şoke olduğu 36. bölüm sahnelerinin birindeki azalan ses efekti Arnavutköy Vestel Servisi "iyuuuuuuu" fight club'da da aynı şekilde kullanılmıştı hatta ordaki replik "kabin basıncını kaybediyoruz" gibi bir şeydi. kabin, uçak, uçak personeli, kabin basıncı, benzer şoke telefon sahneleriyle hasta ayrıntıcı, götünden detay uyduran kişileri memnun etti.harun adli yavsak karakteri kim nasil sever anlayamadim. herif tam bir mal, sisman bir dangalak. polislik adina da tek bir marifeti yok herifin. isi gucu atar yapmak, zeka seviyesi benim elektrik supurgesiyle yarisir. hayir boyle tipler memleketimde yasiyor bir de, ondan seviliyor heralde. dangalak kendini dangalaga yakin hissediyor hesabi. Firma Rehberi

Arnavutköy Ariston Servisi

son iki bölümdür ercüment'in güngör şafak'la olan bağlantısı ilgimi çekmektedir... bugün biraz daha derine inildi, bakalım haftaya(belki 2 hafta sonra) ne kadar daha derine inecekler... haftaya seçim nedeniyle malum vermeyebilirler... eksi sözlük başlığını sollamaya az kaldı alabildiğince entry içeren başlıklarda, ha gayret ! 36. bölüm gayet iyiydi. Arnavutköy Ariston Servisi lakin harun'a çemkirenler olmuş. yanlış yapıyorlar. onun durumunu kız kardeşi olan anlar ancak. selim gibi gevşekler anlayamaz. o kadar bilinmez var ki şule' ye dair.. Firma Rehberi şule, behzat' ın akıl hastanesindeyken kafasında yarattığı bir hayal olabilir mi diye düşünüyorum bazen. kıza dair herşey çok belirsiz. behzat da akıl hastanesinden tam tedavi olarak çıkmamıştı hatırlarsanız. biraz torpil dönmüştü o işte..

Arnavutköy Bosch Servisi

behzat amirin gerçekle bağının koptuğu anlarda özel efekt bilan kullanıp, daha düzgün sahnelerle çekseler iyi olacak, bu haliyle nurlar kapısı tipi sahneler görüyorum, müthiş bir potansiyelin harcanmasını izliyorum. mesela kızıyla ya da öldürülen iki kızla konuşurken elini uzatsa ve eli hayalin içinden geçip giderken hayal de silikleşip kaybolsa, ses de kafasının içinde yankılansa... mistik diziler gibi olmasın, paraya kıyıp alın bir özel efekt ekibi. Arnavutköy Bosch Servisi not: nurlar kapısı diye bir şey yok, teşekkürler. Firma Rehberi harun'un tahminleri bir kez olsun doğru çıksın ya. böyle gerile kasıla sallıyor, şöyle oldu olay, böyle oldu diye ne bir inanan çıkıyor ne de tutuyor attığı. bir şey değil öldürecek beni gülmekten o halleriyle o olacak eni konu.

Avcılar Arçelik Servisi

şule'nin bipolar olduğu düşüncesi bile aynı dertten muzdarip sevdiceğimi arayıp halini sormama ve iyi olduğunu, sıhhatte olduğunu öğrenince rahat bir nefes almama vesile olmuştur. günlük hayatınıza, anlık hallerinize etki eden başka bir dizi biliyor musunuz? Avcılar Arçelik Servisi arka sokakları (tabii ki zapping yaparken yahu) tesadüfen (he la he reklam arasında gezinirken) izleyip de üst kattan ses yapan komşunun kapısını çalıp ''yat yere yat yat yat!'' dememişsinizdir zahir. Firma Rehberi dizi, 12 haziran yaklaştıkça kademeli olarak verdiği siyasi ve toplumsal mesajlardan uzaklaştıktı. ve şimdi seçimden önceki son bölümde gündeme ve ülkenin gidişatına dair diğer bölümlerden tamamen farklı olarak hiçbir mesaj veya eleştiri içeren sahneye yer vermedi. çok boktan ve anlamsız bir bölümdü bu hafta. ayar yedikleri belliydi.

Avcılar Profilo Servisi

zannediyorum şulenin saçlarını maviye boyaması depresyonun geldiğinin habercisiydi. zira mavi hüznün rengidir. Avcılar Profilo Servisi - harunun; "vicdan yapmamı bekliyorsanız, aha yaparım" diyerek hareket çekmesi çok bombaydı, yarıldık gülmekten. - hayaletin mektup yazmaya çalışması, ama yazamaması acıttı. yazık la bu adama valla. bi görüşmeye falan gitse keşke. Firma Rehberi - akbabayı arayan abladan bu bölümde ses çıkmadı. finalde artık bi selam çakarlar kendisine. hikaye yarım kalmaz inşallah , mineydi güngördü derken kaynamasın. - cevdet sağlam dayak yedi, bu arada. ama iki bölüm sonra harun kendisini; "enişte gel cinayet var" diyerek koltuğunun altına alacak diye bekliyorum. tabi önce haruna bi behzat amirimin ayar çekmesi gerekiyor.

Avcılar Ariston Servisi

haftaya seçim olduğundan muhtemelen yayınlanmayacak dizidir. yani emrah reyisin yazacağı son iki böülümün ilki için 2 hafta beklemek zorunda kalacağız. ayrıca seçimlerde behzat amirim ankara 1. bölgeden bağımsız aday olsa direk oyumu verirdim. daha iyisini mi bulacam sanki ? Avcılar Ariston Servisi şule hakkında bir de şöyle bir şey var; şule behzat ile tanıştığı vakit, behzat adını sorduğunda hatice,latife,müzeyyen,şule,berna.. yani hale, jale, şule, berna.. yani sallama isimler demişti.. ve eklemişti "şule, berna ne fark eder" behzat'da "berna kızımın ismi" demişti.. o zaman "şule" de karar kılmışlardı. şule'nin felsefe okuması bir muamma olarak köşede duradursun, okulda bizim kızı aradıklarında şule diye birisi yoktu.. yani şule en başından kızımızın gerçek adı değilken, hatun hapishaneye girerken veya hastanede şule ismini kullanmakta.. kimlik bilgileri şule yani.. fekat işte dizinin başında şule ismi uydurmaydı.. Firma Rehberi

28 Şubat 2012 Salı

suna dumankaya sivilce

şampiyon olur mu? umarız olur, ama bu saçma sistemde halen daha zincirleri bırakmaması gerekiyor. ciddiyet olmalı, ve terim'le de bu olur zaten. terim demişken kesinlikle bir galatasaray sevdalısı ve bu işi en iyi bilenlerden. sadece galatasaray'ı getirdiği nokta itibariyle değil daha olgun, anlayışlı ve özeleştiri becerisiyle bu söylenilenleri hak ediyor. suna dumankaya sivilce bir de şu tribünlerden bahsetmek istiyorum. taraftar çok iyiydi, bundan sonra da daha dolu tribünler için lütfen gs yönetimi daha opsiyonel şeyler bulsunlar fiyat olarak. ayrıca taraftar ile gs bütünleşince gücü daha da artıyor otamatikman. uzun zamandan sonra bunu görmek güzel. kaldı ki bunu sadece tribünde değil, gsstore ciro artışlarından da görebiliriz. ne diyeyim, umarız yolun güzelliklerle dolu olur galatasaray. biz sadece sevdalınız, yanındayız, düşsen de kalksan da bu böyle. sonra ne diyordu karıncaezmez şevki, "abi baksana güneş bile sarı-kırmızı batıyor", işte tam da o kafadayız!

suna dumankaya cilt lekeleri

hadi hocam sana inanayım da necati'nin çıkıp riera'nın girmesine ne diyeceğiz peki? necati çıksın sorun değil ama yerine baros girsin(yani 2 forvetle oynamaya devam edelim). sezon başından beri üstteki taktiği uygulamadığımız tek zaman dilimi fenerbahçe maçının ilk yarısıydı. onda da sıfır pozisyon verip, 2 gol attık, attığımızın 3-4 katını da kaçırdık. geriye çekildiğimiz ve kontra ataklarla etkili olmaya çalıştığımız 2.devre ise 1-1 bitti. biz bu takımın hücum ederken bu kadar iyi olduğunu görmesek anlarım. fakat hücum ederken o kadar iyiyiz işte, sorun orada. suna dumankaya cilt lekeleri daha da önemlisi, biz skoru korumayı bilmiyoruz.

suna dumankaya saç bakımı

fatih terim ile birlikte et ve kemik olmuş kulübümüzdür efendim. imparatorun içerisindeki o hırs, zeka ve kazanma azmi bizim galatasaray felsefemizdir. o yüzden sanırım dünya üzerinde bize en çok yakışan ve bizim için en önemli insanlardan biri fatih terim'dir. suna dumankaya saç bakımı basketbol için oktay mahmuti; futbol için fatih terim gerçekten bu dünyada başımıza gelecebilecek en güzel birlikteliktir. üstelik yeni bir mali yapı, yeni stadyum ve yeni yönetim ile bağıra bağıra geleceğin en önemli başarılarını kazanmaya doğru giden bir organizasyon görüyorum.

suna dumankaya selülit

hukumete yaranmak icin cihan kamer gibi birine yonetimine almamistir. bugune dek stadinda ''adam gibi adam recep tayyip erdogan'' gibi bi' pankart asilmamistir, asilmasi teklif dahi edilemez. basbakan 5 yilda 2 kere biri avrupa kupasi biri tt arena acilisi olmak uzere stadina gelmistir, iksinde de ayari alip gitmistir. tayyibin ve cemaatin arenadaki madara olma olayindan sonra bile hakan unsal, hakan sukur vs gibi adamlari degil, umit davala, tugay, hasan sas gibi galatasaraylilari teknik kadroya almistir. elitist ve seckincidir. suna dumankaya selülit doner bicaklariyla kavge eden, egitim disinda her bokun oldugu siradan bir liseden degil turkiye'nin en iyi liselerinden birinden gelen insanlar cok buyuk cogunlukla yonetiminde olurlar. bundandir ki ne yildirim demiroren gibiler ne ali senler ne aziz yildirimlar bunyesinde barinamazlar. bunye kabul etmez.

suna dumankaya saç dökülmesi

türk futbolunun içine düştüğü bu durumun 2.derece sorumlusu olan beşiktaş başkanının tff başkanı olması durumunda derhal ligden çekilmesi gereken takım. balkan ligi söylentileri vardı, yalan mıydı acaba onlar? ne güzel olur öyle bişey olsa. ya da yunanistan alır mı bizi acaba ligine? suna dumankaya saç dökülmesi 3 temmuz'dan bu yana dimdik duruşu nedeniyle taraftarlarına bunları düşündürtmektedir. fenerli başkanlar yıldırım d.(48) ve aziz y.(60)'nin dümen suyuna girip bu pisliğe ortak olmayacağı kesindir.

suna dumankaya göz altı morlukları

fenerbahçeye her türlü hakareti yapmayı kendilerine hak görenlerin, kendi takımlarına karşı birebir aynı hakaretlerle davranıldığını görünce, hemen klasik davranış şekli küfre yönelmelerini nasıl açıklamak gerektiğini anlayamadığım taraftarlara sahip önemli kulübümüz edit: şimdi cümlenin başındaki fenerbahçeyi kaldırıp galatasarayı koyup bir daha okuyun,sonra beşiktaşı koyup bir daha okuyun, özne değişiyor, gerisi aynı kalıyor suna dumankaya göz altı morlukları okuduklarını anlamayacak kadar gözleri kör fanatizm bürümüş kişiler tarafından zamanın ötesine gönderilmiş, gurur duydum

suna dumankaya tarifleri

özellikle son iki haftadaki maçlarda verilmeyen net iki penaltısı var galatasaray'ın. mersin maçında verilen penaltı ise yüzde yüz penaltı. barış denen tipik anadolu topçusu ise o ilk yarıdaki sarı kartı sürekli rakibe 'daldığından' ötürü yedi. maçın tamamını izleyemeyen tinerciler anca özetlerden konuşur, sonra da galatasaray'ı karalamaya çalışır.. galatasaray'ın maçlarını 90 dakika boyunca sürekli izleyen, aklı başında, zeki, aptal ve gerizekalı olmayan birisi bir tek trabzonspor maçında zokora'nın atılmasını hatalı bulur... şampiyonluk yolunda göz göre göre ilerletilen futbol takımı. futbol olarak türkiye standartlarının üzerinde oynuyorsa hakeme ihtiyaç duymadan kazansın maçlarını. suna dumankaya tarifleri bir de her hafta fenerlilerce hakem hatası aranmaya çalışılıyormuş maçlarında. ben trabzonsporluyum ve hakem hatası aramaya filan çalışmıyorum. her şey kabak gibi ortada zaten.

suna dumankaya cilt bakımı

gerçekten baydı artık bu fenerbahçe taraftarı be. ööeeh be kardeşim öeeh! işin gücün yok mu senin? burada kendini yoracağına zevk alacağın işlerle uğraş bari. nedir bu sürekli çamur atma politikası? eziklik psikolojisi böyle bir şey olsa gerek. gerçi başkanları hapislerden doğru laf atıyor da bu yavrucaklar ne yapsın değil mi? bilmem hakem bedavadan penaltı çalıyormuş bilmem ne. o zaman git hakeme de ki neden penaltı çaldın de. onu demezsen demek istiyorsun ki galatasaray hakemleri ayarlıyor demek istiyorsun. o zaman da ben sana ne suna dumankaya cilt bakımı diyeyim. acınacak haline gülerim. bakın sevgili fenerbahçe taraftarı bizle uğraşırken kaybettiğiniz zamanı takımınız için harcasaydınız belki siz de avrupada başarılar yakalayabilirdiniz ne bileyim. o değil insanların gözünde antipatikleştiriyorsunuz fenerbahçeyi. şimdi bunları neden buraya yazdınız diyeceksiniz, çünkü bütün bahsettiğim fenerbahçe taraftarları bu başlıkta ben ne yapayım.

göbek eriten diyet

ne yapmaya çalıştığını anlayamadığım takım. söylediği lafa bakar mısınız : yeni tff başkanı şike cezasını mahkeme sonuna bıraksın ve bu süreçte adı geçen 8 kulübü avrupa'ya yollamasın! herhalde iddianamede adı geçen 8 kulübün 8'i de aklandığında, muhtemelen 3 sene sürecek dava boyunca avrupa'ya gidemeyen her kulübün potansiyel zararını cebinden ödeyecekler. göbek eriten diyet 124 yıl sonra şampiyonlar ligine gidecekler diye çok heyecanlandılar sanıyorum ki, son şampiyonlar ligi golünü hasan şaş'ın attığı bir takımın heyecan yapmasını da doğal karşılıyorum.

sinüzit bitkisel tedavi

sol bekte riera'nın düzenli şekilde oynaması gereken takım. toptan kaçan hakan balta ile devam edileceğine riera oraya monte edilirse çok çok daha verim alınır. hakan'ın "tek" olumlu yanı kafasında son zamanlarda kafasında hep ileriye çıkmak olması fakat bu durumda geriyi çok boş bırakıyor. farkeden var mı bilmiyorum ama yediğimiz çoğu atağın sol kanadımızdan başladığını düşünüyorum, tam emin olmamakla beraber. ayrıca hakan balta ileriye çok çıksa bile 1 veya 2 pas verdikten sonra baskı yediğinde topu kaptırmaya çok yakın oynuyor.sinüzit bitkisel tedavi

Şişli Arçelik Servisi

bu aksamki keynote ile yeni urunlerini tanitmasi beklenen firma.. benim kisisel olarak en olasi buldugum -, en cok istedigim urunler* : Şişli Arçelik Servisi - ultra tasinabilir bilgisayar , olasi bir multitouch ekran ile. - uydu bilgisayar platformu, ayni iphone- ipod gibi ana makinaya ya da .mac a senkronizasyon - itunes film kiralama platformuyla uyumlu apple tv v2 amma velakin apple bu, ne olacagi hic belli olmaz,hic beklenmedik bir urun de cikarabilirler, adam gibi bir sey cikarmadan da gecebilirler. bakalim gorecegiz * bu urun listesi tamamen okudugum dergi ve yazilarda gordugum begendigim fikirlere , ve kendi yorumlarima dayanmaktadir. ne iceriden bilgim var, ne de fikir babasi benim. sadece genel olarak bir derleme diyebiliriz

Zeytinburnu Vestel Servisi

bir pazarlama mucizesidir. zamaninda ekonomi dersinde ibm'in tam tersi bir politika ile urunleri icin kapali bir ekosistem yaratmasini tartisiyorduk. teoride tek basina ar-ge maliyetlerini tum bir pc endustrisine gore cok daha dusuk tutmak zorunda kalacagi icin tepeteklak gidecekti, pratikte 'hip' imaji uzerine kurulup bir stratejiyi inanilmaz basarili yurutup, zamanla intel mimarisine gecmek gibi cok kritik kararlari da devreye alarak hayatta kaldi. ayni ukalalik halen devam ediyor, iphone kapali bir platform, ve apple bir sekilde hala hayatta. incelenesi bir durum hakikaten. Zeytinburnu Vestel Servisi

Zeytinburnu Kombi Servisi

kullandigi lcd displayler icin (ipod ve iphone dahil) dead pixel konusunda net bir politikasi yoktur: "if you suspect your display contains a high number of pixel anomalies, take your apple product to an apple authorized service provider for closer examination. there may be a charge for the evaluation." Zeytinburnu Kombi Servisi kullanici, satin aldigi urununun lcd ekraninin net olarak hangi sartlarda degistirilecegi bilgisine hic bir sekilde sahip olamadigi gibi, sirf "degistirmiyoruz" cevabini duymak icin bile servis ucreti odemek zorunda kalabilmektedir. ayrica baska bir servise gidip sorsa orada degistirilip degistirilmeyecegi de muallaktir. ne guzeldir..

dockers ayakkabı

dün akşam itibariyle nihat doğan jübilesini yapıyor altyazısıyla birlikte sıra dışı isimli programda gördüğüm, icraatlarını(!) "biz" diye anlatan başka alemlerin insanı. programın sonunu izlemedim. nihat sana çok ihtiyacımız var, bize gerçekleri göster, bilgilendir, ışığından faydalanalım diye gaz çalışmalarıyla jübileden vazgeçmiş de olabilir. yapma etme nihat. sana çok ihtiyacımız var aydınlık günler için. dockers ayakkabı

dockers bot

haliç köprüsünde arabayla elli takla atmış mükemmel şahsiyet. bu durumda baybileyd sabrinin atası bu oluyor o kadar yuvarlanmadan sonra. zira bu takla mevzusu bir noktadan sonra yuvarlanmaya giriyor. benim merak ettiğim acaba haliç köprüsü gerçekten de 50 takla atılmaya müsait mi? ne zaman geçecek olsam ki bu ne zaman geçecek olsam lafı çok uzun yıllar eskiye kadar gider o köprüde ben öyle elli takla attıracak bir hıza ne bileyim o kadar taklaya müsait bir açıklığa rastlamadım. en iyi ihtimalle ikiden sonra ya bariyerlere çarpar ya da haliçe uçar boklarla kardeş olur. yani nüfus sayımı gününde düz çizgi üzerinde peş peşe o taklaları attıysa o başka da bu işin momenti var ağırlığın dengesiz dağılmasından dolayı standart sapması var... diyecek kelam bulamadım resmen allah akıl fikir ihsan etsin. ayrıca kendini tanımak için aynada kendi gözlerine de bakıyor mu çok merak ediyorum sözlük. dockers bot

beyaz gelinlik

konustukca beni benden alip bambaska yerlere goturuyo kendisi ozlu sozleri ve bu sozleri sarfederken, kameralara attigi bakislar bu adamin devrelerinin yandiginin kesin isaretidir. bi gun gorursem yanina gidip soyle bi sirtina vurup amma doluymussun be kardesim dicem. ülke tv'de yayımlanan "sıra dışı" isimli programda, "bir savaş çıksa ülkeyi terk eder misiniz yoksa ön saflarda çarpışır mısınız? kısa ve öz bir cevap bekliyorum." diye bir soru soruldu kendisine. kendisi de şöyle bir cevap verdi: "ben askerliğimi tunceli dağlarında yaptım, sizler misket oynarken, bizler 10 ay boyunca sivil insan görmedik. sizler klavye başında mail atın diye, askerlik görevini en kutsal şekilde yerine getirdik." beyaz gelinlik bir de programın sunucusu, nihat doğan'a; "programı izleyenler, sizin sözlerinizi duyup gözyaşlarına hakim olamıyorlarmış." dedi. evet, vallahi gözlerimden yaş geldi. uzun zamandır bu kadar gülmemiştim.

straplez gelinlik modelleri

bu adamın adını başlıklar içerisinde her gördüğümde nihat genç ile karıştırıyorum; "dur bakalım neler demiş nihat genç " derken kafama dank ediyor ve sonra harddisktir lan deyip geçiyorum. bu güne kadar gençlerbirliği ile gaziantepsporu da hep birbirine karıştırdım, futbolla biraz alakalı olmama rağmen şimdi bu iki takımdan birinin kadrosunu saysan bu gazianteptir ya da gençlerbirliğidir diyemem belki. aslında nihat genç, gençlerbirliğinde oynasa genç - gençlerbirliği benzeşmesinden, keza nihat doğan da gaziantepsporda oynasa celal doğan - nihat doğan benzeşmesinden aklımda kalabilir. böylelikle hem bu iki zatı birbirinden ayırmış olacak, hem de artık futbolcularını tanıyor olmamdan mütevellit bu iki takımı birbirinden ayırabilecektim. napıcam bilmiyorum.. straplez gelinlik modelleri

ruj renkleri

saçmadır, acaiptir, komiktir, vs. bir tarafa. güncelin nabzını kendince sıkı sıkı tutan başarılı bir oportünisttir yahu. sen dalganı geç, o dalganın köpüklüsünün üstünde sörfe çıktı, "ak ak ak". kültürel üretim alanında söylemi bu kadar egzantrik olmasa da, aynı oportünizm prensibi ile çalışan jeneratörler var şimdi bir dolu, akp sağolsun. mümtaz'er var, shafak var, sinan çetin, cübbeli ahmet var (hatta onun dalgalarda yükselmek için jetskisi de var). niye şaşırıyorsun? ruj renkleri

27 Şubat 2012 Pazartesi

doğtaş genç odaları

sadece 4 parmaklı ayağı bulunan koca heykelin kırılma hikayesini zaten gördük, black rock adlı geminin adaya yaklaşırken büyük bir fırtınaya kapılıp heykele çarptığını görüyoruz. peki neden 4 parmaklı? eskilerin tanrı tasviri öyleymiş demek ki. * siyah duman* adaya yıllar yıllar önce gelen bir kadının iki çocuğundan esmer olanı. sarışın olan jacob zaten. annesi bu iki yavruyu doğurduktan sonra doğuma yardımcı olan bir kadın tarafından başına taşla vurulmak suretiyle katledilmiştir. bu taşı vuran kadın iki kardeşi yanına alıp büyütüp adayla ilgili hain doğtaş genç odaları emmellerine alet edecektir. ancak esmer olan kardeş adanın dışında bir yerlerde yaşam olduğunu keşfedip adadan kaçmak isteyecek, ancak jacob üvey anasının sözüyle hareket ederek ona engel olmak isteyecektir. bunun neticesinde onu öldürüp siyah duman olmasına sebep olacaktır. zaten dizinin bütün olayı siyah dumanın adadan kaçmak istemesi ve jacob'ın buna engel olmaya çalışmasıdır.

Ranzalı genç odaları

benim hayatımı ve bakış açımı değiştiren diziydi. lost'tan önce populer kültürden deli gibi nefret ederdim. herkes izliyor diye 2006 senesine kadar diziye elimi sürmedim. sonra arkadaş zoruyla izlemeye başladım. daha önce takip ettiğim herhangi bir yabancı dizi yoktu. bana öyle bir yol açtı ki; beni önce heroes'la tanıştırdı. sonra how i met your mother, entourage, coupling, seinfeld, the big bang theory, two and a half man, breaking bad, mad men, 30 rock, game of thrones, modern family, shameless, the borgias, tudors, house ve daha bir sürü dizi geldi. Ranzalı genç odaları bana bu dizilerin amerikan ve ingiliz kültürü, espri anlayışı üzerine çok şeyler kattığını düşünüyorum. eğer bu dizileri izlememiş olsaydım kendimi eksik hissederdim. emmy olsun, golden globe olsun izlerken bu denli keyif almazdım. bu yolu açanda sadece benim için değil -bir çok nesildaşım için- lost dizisidir. bu bakımdan bu derece yaygın şekilde dünyayla aynı anda seyredilen, yorumlanan ilk ve belki de tek dizidir.

Mutfak masası modelleri

24 dizisinde konu işlenmiş, televizyonda secret service'den adamlar çıkmış tartışmış. adı üstünde dizi, insan bilimsel araştırma var, şu bilimadamları şu çalışmayı yapmış der. iddiayı desteklemek için verilen örnek hollywood dizisi, aynı dizide ölen tony almeida bilmem kaç sezon sonra canlanıp geri geliyordu acaba o da gerçek olabilir mi? aynı dizide jack bauer amerikan başkanını kaçırıp işkence yapıyordu acaba öyle bir şey mümkün mü? aynı dizide başkan kendi ülkesinde nükleer bomba patlamasına yol açıyordu? televizyona 1-2 ajan çıkartsak da tartışsak konu aydınlanır mı acaba? televizyon dizisinden örnek verip dna analizi yapılıp kişeye özel silah üretemek çok kolay savını desteklemeye çalışmak hah! bravo çok olgunca bir davranış kesinlikle çocukca değil. allah bilir arkadaşın evinde 108 saniyede bastığı bir düğme de vardır. Mutfak masası modelleri Mutfak masası modelleri bir de bu son olsun bir daha yazmayacağım lafımı koyar giderim tripleri var. ne olur son olmasın bu, çok da s.kindeydi insanların senin edebiyat yüklü, hollywood dizisi soslu recep tayyip erdoğan entry'lerine son vermen. önce entry yazmasını öğren, entry'lerin ilgili başlığa ait tanım içermesi gerekir gerçeğini atlama.

Banyo Dolapları Modelleri

ilk ameliyat tarihi 26 kasim 2011 (cumartesi) olan kisidir. ameliyati ile ilgili aciklama da 28 kasim 2011'de (pazartesi) yapilmistir. bunlar dogru. (ki sadece iki gun sonra aciklama yapilmis ki aradaki gun de tatil olan pazar gunu). dogru olmayan ise sudur: "ilk ameliyat oldu, uc gun erdogan ortalarda gorunmedi, herkesin diline dustu, en sonunda baskilara dayanamayarak bir aciklama yaptilar." Banyo Dolapları Modelleri erdogan herkesin diline dustu ve baskilara dayanamadilar da ondan bir aciklama yaptilar gibi bir durum yok. nitekim "dile dusme" olayinin su anda da anlamamakta israr eden bir yazardan anlasilabilecegi uzere en guzelinin yasanabilecegi mekan olan eksisozlukte konuyla ilgili ilk entry 28 kasim 2011 tarihinde saat 15:04'te girilmistir.

Ferforje Modelleri

obama'nin iki kere hastaneye yatirip, ameliyat gecirtecek bir hastaligi olacak, amerikan kamuoyu sus pus olacak, haber kanallari hic bahsetmeyecek, beyaz saray hic aciklama yapmayacak oyle mi? ne ictiniz olm siz? en basta cumhuriyetciler yeri gogu inletir boyle bir durum olsa, haber kanallari obama sonrasi demokratlarin durumunu tartisir, hatta onumuzdeki secimlerde obama aday bile gosterilmez baskanlik icin. bu isleri cocuk oyunu mu saniyorsunuz? Ferforje Modelleri guvenlik gerekcesiyle adamin tuvaletini yaninda goturmesi ayri, ameliyat olup, gunlerce yataktan kalkamayip, bunun da medya sansurune takilmasi apayri. tuvalet meselesinde belki adamin hassas oldugu, alerjik oldugu bir kimyasal var, normal insana zarar vermedigi halde, o hastaligi olani saniyeler icinde goturuyor, olamaz mi? yani bu ikisi apayri seyler, daha nasil tane tane aciklanir bilmiyorum ki.

Ayna Çeşitleri

daha önce kendisiyle ilgili yazdığımız yazılarda da belirttik, kendisi hasta veya ameliyat olunca gündem bitiyor, bir huzur, sükunet çöküyor ve ülkedeki kutuplar dönüştürülmenin sosyo-psikolojik sıkıntısını yaşamıyor. ülkeyi dönüştürmeye kurmaylarının da gücü yeter belki ama saçmalama potansiyelleri de var sonuçta, tükürdüğünü yalayan bir bülent arınç gördük son zamanlarda. Ayna Çeşitleri hasta olsun istemeyiz ama dönüştürmeye çalıştığı kitleleri genelde bu tip tibbi rahatsızlıklarda rahat bırakması açısından aldığı ahın ölçüsüz olduğunu düşünüyorum. gündemle insanları sıkıntıya sokabilen biri gündemi yaratamadığında insanların sıkıntısının azaldığını gözleniyorsa, bu kişi sorgulamaya gerek bırakmadan söyleyelim: sıkıntı yaratıyordur.

Yatak Odası

tamamen yeryüzünden kopmuş ulu bir liderken sıradan bir fani olduğunu hatırlatan hastalığı ve diğer yandan cemaatlerin boyunlarını aşan işlere bulaştıklarını belki de iş işten geçmeden fark etme fırsatı ya da hala güçlüyken kendisine bir meydan okunması. aslında cemaatlerin işi zıvanadan çıkardıkları herkesçe bilinen bir şeydir; bir talebiniz var ise bunu gidip bir akp li milletvekilinden ya da il başkanından istemekten ziyade bir cemaat kanalı ile isteyince anında gerçekleşebilirken bir akp li siyasi ile yola çıktığınızda siyasinin aşamayacağı dolambaçlı yollar çizilir önüne... sadece bir cemaatin yaptığı iş değil genel olarak cemaatlerin bazı bakanlıkları kendi aralarında parsellediği ve başka bir canlı türüne yeşerme olanağı vermediği noktasına geldi işler... Yatak Odası başbakan ın bu yaşanan son süreçten sonra cemaatleri yine asli vazife olan iyi insan yetiştirme garibanı kollama işlerine yönlendirmesi lazım yoksa cemaatlerin bulaştığı bir devlet sistemi kaosa götürecektir.

Oturma Grupları

bir doktor olarak kendisinin saglik durumu ile ilgili iki teorim var. birincisi ilk ameliyat ile kolostomi acildi simdi ise uc uca anostomoz (ekleme) yapildi. bu durumda endise edilecek birsey yok, yakin zamanda eski performansina geri doner, polemikler baslar. bu noktada kafami kurcalayan sey boyle bir prosedur icin henuz erken olmasi. ikincisi ise kotu ihtimal, kanser vardi yapilan cerrahiye ragmen nuks ya da yeni metaztaz goruldu, bu durum ise iyiye alamet degil. Oturma Grupları ayrica su an ayyuka cikan cemmaat-akp kavgasi dedikodularini da bu haberlere bagliyorum, cunku eger basbakan metastatik hastaligi varsa agir kemotherapyi nedeniye gorevini surduremez. birileri bunun istihbaratini almis olabilir.

Platform Topuklu Ayakkabılar

kim ne derse desin bu kadar geniş bir halk desteğini arkasına alacak alternatifi yoktur. elbette memlekette başbakanlık yapacak bir sürü adam bulunur, ama %50 oy alabilecek bir lider bulmak imkansız tayyip erdoğan'dan sonra. yoksa başbakan olmaya ne var, insanların adını bile bilmediği hatırlamadığı bir sürü başbakan vardı bu ülkede. edit: bu ülkenin düştüğü koalisyon bataklıklarını bizzat görmüş geçirmiş birisi olarak, en kötü tek parti hükümetinin en iyi koalisyondan iyi olduğunu düşünüyorum. chp gelecekse iktidara tek başına gelsin. koalisyon kadar saçma bir şey yok devlet yönetiminde. Platform Topuklu Ayakkabılar edit2: ben olsam bu yolla %75 alırım amuğakoyum diye kahve muhabbeti çeken arkadaşlara hatırlatırım ki bu hükümet türkiye cumhuriyeti'nin 60 küsürüncü hükümeti. bir akıllı sizdiniz diğer hükümetler bilemedi oy almayı işte. yazık valla ya.

Amerikan Mutfak Modelleri

savcı sarıkara'yı görevden almak, emniyette iki gün içinde görev değişiklikleri yapmak... türkiye nato'nun bir parçası olduğu sürece, abd'nin kuklası olmaya devam edecektir. bu ülkede özal ve menderes de dahil olmak üzere, hiçbir başbakan, üçüncü dönemini tamamlayamamıştır. özal'ın defteri kaç ayda dürüldü? ya erbakan? 28 şubat, çevik bir'in bir sabah kalkıp "ben bugün sincan'da tank dolaştıracağım" dediği bir süreç miydi? çevik bir kaç kez gitti abd'ye 28 şubat'tan önce... ecevit'in sağlığı hakkında aniden çıkan söylentiler? apar topar erken seçime gidilmesi? Amerikan Mutfak Modelleri abd cemaat eliyle (canım, cemaat dediğimin başı da zaten abd'de muhkim fethullah) tayyip'i zayıflatmaya çalışıyor. kanser olması da işlerini kolaylaştırdı elbette... 2012'yi o koltukta bitirebileceğini zannetmiyorum.

Yatak Odası Takımı

peki az evvel saydığımız ülkeler, göz dolduran bir başarı grafiği çizerken biz neden bu kadar geri kaldık? çünkü biz neoliberal/gerici politikarla yönetildik diyemeyeceğim, adeta güdüldük bu adam tarafından. güney amerika ise solcu iktidarlar elinde yükseldi. Yatak Odası Takımı şimdi bu adam ölecek olursa yerine kim gelirse gelsin, yeterli karizmaya sahip olamayacaktır. şu bir gerçek ki erdoğan'ın popüleritesi ak partinin popüleritesinin her zaman üzerinde olmuştur. adam saçmalasa da küfür etse de halk düşmanı politikalarını utanmazca, demogojik diliyle savunsa da geniş yığınlarca "aslanım benim" muamelesi görmüştür. bu adamda hitler'de, keneddy'de olan şey var. ister büyü diyin, ister karizma. bir şey var ve yerine geçecek adamda bunun olacağını sanmıyorum. işte bu yüzden ölmesinde hayırlar vardır. en azından tünelden bir çıkış ihtimali doğacaktır.

Ev Aksesuarları

dün akşam ki bölümünde rahatsız eden bir sürü devamlılık hatası vardı.. hüsnü aynı gece içinde hem evde uyuyordu, hem de emniyette mesut'la birlikte sorgudaydı. halı saha maçı esnasında hava gece olduğu halde, ondan sonra ki sahnede murat ve zeynep güneşli bir havada otele doğru gidiyorlardı. devamında gelen sahnede tekrar halı saha içinde muhabbet edip şakalaşırken gece oluyordu bir anda. bir kaç tane daha hata vardı ama şu an aklıma ilk gelenler bunlar oldu. malum zaten sabun köpüğü gibi bir dizi. her tarafını beynime yerleştirecek halim yok.. Ev Aksesuarları dizinin montajlanmış halini hiç seyretmeden mi yayına veriyorsunuz arkadaşım?

Polisan Renk Kataloğu

ailecek severek, beğenerek hatta zevkten bayılarak izlediğimiz dizi. hadi bu dizi kötü, hatta çok kötü diyelim. eyvallah. ya amına koyim peki sizi napıcaz? bi bitmediniz lan. dizi başlayalı 6 sene oldu "arka sokaklar kötü kim izliyo bunu". ulan kurtlar vadisi de en azından 4 senedir saçmalamaya başladı, biz de izlemeyi bıraktık. budur yani, beğenmiyorsan izlemezsin ya. şu sözlükte 600 entry girildiyse 500 tanesi nasıl yayınlandığına anlam veremeyen sığırlar tarafından girilmiş. izleniyor işte olm neyi anlamıyorsun? Polisan Renk Kataloğu o değil siz sözlükte başlattınız millet twitter'da devam ediyor. nasıl yayınlanıyormuş ya? izleniyor da yayınlanıyor pezevenk.

Bellona Halı Modelleri

hiçbir bölümünü tamamen izlemedim. seks kasedi çıkan bir oyuncusu vardı. o vesileyle adını duydum, yanlış hatırlamıyorsam. dizi izlemem. türk dizisi hiç izlemem. tv izlemek de huyum değil zaten. bir akraba ziyaretinde salonda açık olan tv'de 15-20 dakika kadar izlemek zorunda kaldım 2 gün önce. dizi sebep-sonuç ve gerçekle ilişkisini kaybetmiş. kim yazıyorsa, çekiyorsa ve bundan para kazanıyorsa helal olsun. böyle "berbat" bir şeyden para kazanmak da marifet bence. Bellona Halı Modelleri gözüme çapan, aklımı çelen detayları sıralacağım: - seslendirme yapıyorlar. senkronizasyon bozuk. akvaryumdaki balıklar gibi açılıp kapıyor oyuncuların ağızları. komik oluyor. -havuzlu mavuzlu villa sahibesi kadın. kadının kolunda swatch var, üstünde pazar malı kazak, etek. villadan bi'milyoncuya alışverişe gitse çıkıp şaşırmam.

Doğtaş Tv Ünitesi

an itibariyle otobuste maruz kaldigim dizidir. otobuste ortak telecizyom var ve ben de topluluga uymak zorunda kalarak bu sacmaliga katlaniyorum. muzik dinlemekten sikildigim anda dondum televizyona, biraz izledim. konu butunlugunu cozemeyecek kadar kisa izleyip muzik dinlemeye dondum ama gorsel olarak dikkatimi ceken (dikkatime tecavuz eden) tek sey kamera kullanimi oldu. polisiye bir dizi yapma iddiasinda olan herkes konu kadar konu butunlugunu ve kurguyu da saglam tutmalidir. polisiyelerde heyecan veren temel unsur da budur; aksiyon ise olayin tuzu biberidir. simdi polisiye yapiyorum ayagina kurguyu saglam tutmayip, heyecan unsurunu sadece kameranin (kadrajin) saga sola oynatilmasi ve zoomin-zoomout dongusune Doğtaş Tv Ünitesi baglarsan bu is kabak tadi verir. zaten gece yolculugu beni tutuyor, bu diziye baktikca bulanacak gibi oluyorum. kalitesiz yonetmenligin urunu kamera hareketleri cidden sinir bozucu hale geldi. surekli ayni sekilde ilerliyor bu olay. sonra da bu diziyi begenmemizi bekliyorlar. isin mental boyutunu atlayip sadece aksiyona odaklanirsan olacak sey tam manasiyla boyle bir rezilliktir.

Yataş Kanepe

asayiş, narkotik, fuhuş, torna tesfiye, kabzımal, masalarından sonra olay yeri incelemeyi de artık kendileri yapmaya başlamışlar. geçen gün ekipten birisi canon 60 d ile olay mahallinde fotoğraf çekiyordu. yazık lan acıyorum artık yea. adamlar komser/ başkomser olmuşlar ama halen ayak işi yapıp duruyorlar. gerçek hayatta işler böyle olmuyor biliyorsunuz değil mi? kazara başka departmanın işini yapmaya kalkışmayı bırakın; yardım olsun diye iki işin ucundan tutsanız en hafifiden ayarı alır yerinize oturursunuz. ihtar, soruşturma filan onlara hiç girmiyorum bile. kamu bir tarafa, özel sektörde daha sert yaptırımlarla karşılaşırsınız. Yataş Kanepe neyse ne adamlar ratingleri silip süpürüyor. özetleri ve tekrarları saymıyorum bile. csi newyork, the closer, white collar filan da kıçını yırtsın dursun.

Yataş Baza

şu muhteşem cümleler dökülüveriyor ağzından ''savcı bey yeterli soruşturmayı yapmamış, mahkeme de araştırmamış bla bla'' mealinde birşeyler söylüyor. sonra da hapishaneye giderek içeride yatan adama haberi kendisi veriyor, çıkacaksın, suçsuzluğun ispatlandı, özgür kalacaksın gibisinden birşeyler diyor. yani uygulamada böyle bir şey oldugunu sanmıyorum. daha iyi bilen, her şeyin en iyisini bilen arkadaslar ne der bilemem ama bence olmadı. tabi bundan öte birşey daha var. arama kararı, dinleme kararı ve bilumum kararlar ya hemen mahkemesinden alınıyor, ya da karar almadan ali ağaoğlu stayla şeklinde ''yaptım oldu'' oluyor. aylin bilgisayardan yer buluyor, dinleme yapıyor. negzel. Yataş Baza bir de her bölüm çatışma oluyor, ama neredeyse hiç kimse ölmüyor. başarılı ekip vesselam.

Yatak Odası Modelleri

bir iyi oyunculuk da az görünüp işini layıkıyla yapmaksa şayet bülent polat bunu behzat ç. 52. bölüm performansıyla başardı fakat tat da damakta kaldı. dizideki yazar kişinin seri katil olma halinde başka başka performanslarını da göresi geliyor insanın. belki biz onu içerden de izleriz. demir parmaklık ardından gerilim yaratan aktörler pek cezbedicidir her zaman. bir hannibal lecter’ı bir john doe’yi biz hep içerden sevdik (canı gönülden nefret ettik). bir de bir türlü kabullenemeyenler için adamın şesut kafasından çıktığının resmi var artık. Yatak Odası Modelleri Yatak Odası Modelleri lacoste giyip operasyona gidiyon aq. bi giydiğini bi daha giymiyon üstelik. adettendir hani oyuncular yapmasalar da "bu filmden/diziden önce bilmem kimlerle vakit geçirdim/çalıştım oradaki hayatları doğal haliyle beyaz perdeye aktarmaya çalıştım" filan derler, hiç mi feyz almadınız olm. neredeyse porche'a ferrari'ye tepe lambası takcaksınız. sinir stresimi şu salak diziye entry girerek attım ya ne diyim.. bir beyaz türkiye polisiyesi. her şey yalan...

Yataş Yatak Fiyatları

kendisine olan heyecanimi gunden gune kaybetmeye basladigim dizi. su kesik parmak olayi artik gercekten cok uzadi ve de zaten itici bir karakter olan suna baskomiser'i ben sahsen gormekten pek sıkıldim. ah nerde ercu'lu bolumler! bi de harun'u daha ne kadar antipatiklestiricekler cok merak ediyorum. ilk sezon neredeyse en favori karakterim olan harun gun gectikce daha odun bir karaktere donusuyo gozumde. Yataş Yatak Fiyatları ha yine de izliyorum tabi her hafta, gayet de seviyorum ama eski heyecanli, daha karmasik olayli bolumleri ozlemiyor degilim.

İstikbal Yatak Örtüleri

hatırlanırsa bu kızı o bowling salonunun müdürü/sahibi olan eleman taciz etmişti ve kızın da ağır bi depresyona girdiğini, tedavi gördüğünü biliyoruz. ve aslında günümüzdeki kesik parmak cinayetlerinin ilki bahsi geçen bu bowling salonu sahibidir, şahin miydi neydi adı da. hatta yine hatırlanırsa cevo bi akşam bu bizim elemanlar içerlerken elinde bi dosyayla gelmiş, amirim bak bu da şahin bilmemkimin dosyası siz içerdeyken oldu, faili meçhul bırakmıştık, bunun da serçe parmağı kesikti falan demişti yanlış hatırlamıyorsam. sonra noolduysa kaldı sanırım o mevzu öyle. İstikbal Yatak Örtüleri velhasılı, bu kız çiçek olabilir ve suna'yla bi gönül bağı var bu kızın. suna da devam ediyor cinayetlere, aziz abisini de olaylara müdahil kılıyor bi şekilde. çok mu salladım bilmiyorum ama mantıksız değil bence. * ayrıca, larissa'nın cevoya "harun nasıl oldu cevcev" hitabı da gayet hoştu. *

İstikbal Yatak Fiyatları

harun denen ayıya bir ben mi gıcık oluyorum acaba? böyle şerefsiz bir insan evladı yok, görmeye bile dayanamıyorum. garibim cevo da kaçacak delik arıyor bundan, sonuna kadar haklı olmasına rağmen. eda'ya falan sevgisine de inanmıyorum, bildiğin takıntı haline geldi. kız nişanlandı diye sözde bunalımlara girdi, pavyon karılarına takılmaya başladı, anasının bileziklerini yedirdi hatuna. sonra gitti taaak elin günahsız kızıyla nişanlandı. sonra nişanlısını nikah masasında bıraktı. sonra kız buna yine yüz vermeyince tekrar kendini düdükleyen orospuya döndü. kız kardeşinin sevgilisiyle görüşmesini yasaklayıp üstüne eniştesinin evini garsoniyeri yaptı. enişte onun yüzünden evden kovulup üstüne sevgilisinden oldu, bu gitti kız kardeşini ''ya boşver kızım erkek değil mi elinin kiri.'' diye avutmaya İstikbal Yatak Fiyatları kalktı. hayır cevo umrunda değil anladık da kardeşin üzülüyor ulan, ona da mı acımıyorsun? her şey ortaya çıkınca yine zeytinyağı gibi üste çıktı. yemin ederim evlat olsa sevilmez. ama suç o anası olacak hatunda, sürekli bir aman oğlum, canım oğlum, ye oğlum, iç oğlum, abine gene ne dedin kızım, abinin dediğini yapsana kızım, abini kızdırmasana kızım, oğlan bişi yapmadı ki bey. izlediğim yerde kuduruyorum sinirden. gerçekçi mi, dibine kadar ama böyle televizyon ekranından izlemek iyice batıyor insana.

Alfemo Oturma Grupları

650-700€ ödeyerek, saatlerce kuyrukta bekledikten sonra alınabilinen bir telefon. bir telefonu bu kadar zahmetle aldıktan sonra anteni elinle kapandığı için çekmeyecek, şirket ceo su da çıkıp, " ee tutma sen de öyle kardeşim" diyecek ha?! afedersin ama sıçarım böyle telefona... bu kadar absürd bir hatanın ancak iki açıklaması olabilir; - bu hata bilindiği halde ürün piyasaya sunuldu: Alfemo Oturma Grupları -stiiv, iyi güzel süper oldu bu telefon ama bak burdan tutunca çekmiyor?ne yapsak düzeltemedik... napalım? -öyle tutma o zaman! başka bir olasılık ise yapılması gereken testler ya yapılmadı ya da yapıldı gösterildi. belki içerideki türk bir mühendis, test sonuçlarını arkadaşlarından bile almış olabilir... -mayk... şu test sonuçlarını versene. -napcan lan? -ya yetişmedi benim testler, seninkileri yazayayım... değiştirir yazarım, kimse anlamaz.

Yataş köşe takımları

benim merak ettiğim bu hesaplamayı yaparken hadi geçtim pazarlamayı,tanıtımı falan da aslında tüm iphone'ların temelini oluşturan ios yani iphone işletim sistemine niye fiyat biçilmiyor? yani bu devasa yazılımın geliştirmesi için deli gibi analist ekipleri kuruluyor üstüne yazılımcılar çalışıyor defalarca test ediliyor falan sonunda ise $1 dolar bile değeri olmuyor. bu mudur yani ? Yataş köşe takımları

Doğtaş köşe takımları

zamanın ötesine giden entry'lerimde, gerek soğuk espri olsun, gerek birilerine laf sokmak olsun, değişik sebeplerle kötülenmesine hak verdiğim bir sürü entry'm var. soğuk espri veya laf sokma derdi olmayan, sadece bir saptama yaptığım halde zamanın ötesinde duran entry'lerime anlam veremediğim halde bunları da "olabilir öyle" diyerek kabulleniyor ve silmiyorum. lakin bu ayfon ne kadar dokunulmaz bir şeymiş arkadaş. mübarek telefon değil, telefon tanrısı! şurada biraz laf soktum ama gerekçelerini de yazdım. yiğidi öldürdüğüm halde hakkını verip kalitesini kabullendiğimi de vurguladım. genel itibariyle de kimsenin inkar edemeyeceği gariplikleri sorguladım. yok, ben böyle yapmamışım da sadece küfretmişim gibi bu entry bir saat içinde zamanın ötesindekiler listemde bir numaraya çıkmış. gerçekler üzerinden yaptığım dokundurmalar bu kadar kötülenirken bir allahın kulu da mesaj atıp (sinirli mesaja bile razıyım) "bak o dediğin öyle değil şöyle. öbür dediğin de öyle değil böyle" demiyor. demek ki "doğru bildiğim yanlışlar" yok işin içinde. o zaman gözümü karartıyor, ayfon hakkındaki gerekçeli eleştirileri ve bunlarla alakalı esprileri dahi kaldıramayacak kadar at gözlüğü takmış ayfon fanatikleri için "steve jobs, sizinle gurur duyuyor" diyorum. ben de bu entry'yi silersem dünyanın tüm ayfonları götüme girsin! Doğtaş köşe takımları

İstikbal köşe takımları

ilk nesil cihazdaki "bluetooth'la dosya gönderemezsin, mms'le fotoğraf yollayamazsın, bilmemneyi bilmemne yapamazsın vs." tarzı despotça kısıtlamaların varlığına (tamam; hacklenince bunlar kalkıyor olabilir ama normal halinde bunların kısıtlanmış olması çok anlamsız) ve sırf trend oldu diye "alo" demekten başka bir şey yapmadığı halde bunu alanların çokluğuna kıllanmış, haliyle bu alete bir miktar uyuz olmuştum. ehh, böyle saçmalıkları duydukça uyuz olmuşluğum da artıyor işte. İstikbal köşe takımları ayfonseverlere sormak istiyorum: benim bu cihaza karşı olumsuz bir yargım olduğunu anladınız (tekrar altını çiziyorum: kalitesine laf edecek kadar irrasyonel biri değilim); peki bu saçmalıklara biraz olsun siz de kıllanmıyor musunuz? zamanın ötesinden gelen eklenti: zamanın ötesine giden bir entry'm için eklentiyi ikinci kez yapıyorum; ama bu sefer gerçekten çok sinirlendim.

Bellona köşe takımları

bu keratanın maliyeti 187,51 dolarmış. tamam, vergisi, reklamı, dağıtıcısı vs. derken bir sürü maliyet kalemi var; ama arkadaş, maliyetinin bilmem kaç katı fiyatla satılmasına ve kapış kapış gitmesine de ya ben lan neyse, bir şey diyemiyorum. Bellona köşe takımları hadi bunu geçelim; birkaç gün önce ortaya çıkan "sol elle tutulunca anteni kapandığı için çekmeme" sorununa ve buna karşılık şirketin "siz de öyle tutmayın canım" demesine tepkim şöyle oluyor: ahahahhahahah ben buna gülüyorum ya şimdi buna ayfonseverler bozulacak ama bu nedir arkadaş? sen kalk, bu kadar pahalı ve kaliteli (kendisine kıl kapsam da kalitesine bir lafım yok) bir cihaz yap; yaparken de anteni sol alta koy; ondan sonra sol elle tutulduğunda çekmemesi olayını "öyle tutmayın" diyerek geçiştir. bunun iki izahatı olabilir; (afedersiniz ağzımı bozacağım) ya "nasıl olsa namımız yürümüş; o zaman zeytinyağı gibi üste çıkabiliriz" deyip müşterileri siklemiyorlar, ya da "şimdi onlar düşünsün" deyip müşteriyle taşşak geçiyorlar. ben bu ikisinden başka küfürsüz bir izahat bulamadım ve şöyle bir ilave tepki vermek istedim: aferin, çok doğru düşünmüşsün

Çekyat Modelleri

fakat, sırf bu anten sorunu yüzünden iphone 4'ü bir kalemde silmek hiç mantıklı değil. evet anten sorunu ciddi bir sorun ama kendim de dahil iphone kullanıcılarının çoğunluğu zaten telefonlarını kılıfla kullanıyorlar. dolayısıyla pratikte telefonu kullanılamaz falan yapacak bir sorun değil. kaldı ki iphone 4, yüksek çözünürlüklü bir ekran, çok güçlü bir işlemci, mobil platformların tartışmasız en iyi ve kullanışlı işletim sistemi, hd video kayıt yapabilen flaşlı 5 megapiksel bir kamera gibi özelliklere sahip. dolayısıyla şu anda piyasada daha capable bir smart phone bulunduğunu hiç sanmıyorum. bunların karşılığında ise, apple'ın pazarlama politikasının da yardımıyla gayet yüksek bir meblağ karşılığı satın alınabiliyor. daha önce çıkan 3 iphone'dan bir farkı yok bu bakımdan. apple kıvamlı bok satsa alacak fanboylara kızıp da telefona bok atmanın bir anlamı yok. Çekyat Modelleri

Portmanto Modelleri

sözlükte kendisiyle ilgili aklı başında bir yorum okumanın imkansıza yakın olduğu telefon. Portmanto Modelleri sözlerime başlamadan evvel, iphone 3gs sahibi olduğumu, bundan önce de uzun süre farklı ipod modelleri kullandığımı, ilk bilgisayarımın da siyah beyaz bir macintosh ii se olduğunu, yani kısacası apple ürünleri ile uzun süredir içli dışlı olduğumu belirtmek isterim. şimdi, bu aletin anten sorunu gerçekten bir epic fail'dir. bunun lamı cimi yok. sorunun her telefonda görülmeme durumu var, bu da bazı telefonların üretiminde bir sıkıntı yaşanmış olabileceğini akla getiriyor. kalkıp steve jobs'un da "just avoid holding your phone that way" minvalinde bir açıklama yapması ise düpedüz terbiyesizliktir. bu bakımdan apple'a yöneltilen eleştiriler de kanımca haklıdır. apple yediği bu boku temizlemelidir.

Vestiyer Modelleri

gösteriş budalası, apple boku kutulasa satın alırım zihniyetli aptal fanlarının, sırf prestij kazanmak için apple götü yalamasının sonucu piyasaya çıkan yeni telefon. yok mühendislikmiş, yok yazılımmış, yok bu telefon değil all in one'mış geç abicim bunları. sen efendi gibi çıkıp desene ben bu aleti, ortamda masanın üstüne koyup bak benim de iphone'um var hem de son modeeaaall kikiki diyebilmek için alıyorum, param var, paramın olduğunu cümle aleme gösterip şu fakir eziklerin gözlerini kamaştırmalıyım, ha ha ha ne kadar da gerizekalıyım desene. gösteriş budalası aptallar sizi. Vestiyer Modelleri

Karpuzun Faydaları

bir iphone 4 sahibi olarak olayin epic fail olusuna katiliyorum. zira bu cok buyuk ve sacma muhendislik ve kalite kontrol hatasi, bir cep telefonunun en temel olayina, yani "telefon" olmasina ancak normalden farkli bir sekilde tutarsaniz izin veriyor. iyi de, napalim biz bu "telefon"u cobs efendi!?' oldu olacak hoparlorle mikrofonu yan tarafa koyaydiniz da, nokia n gage gibi yan tutup konusaydik telefonu. Karpuzun Faydaları gerekse is icin, gerekse para verdigim onlarca guzel application sebebiyle iphone kullanmak zorunda olmasam, sirf bu gerizekalica muhendislik hatasi icin degil de, sitiv cobs'un sictigi bokun ustune tuy dikme cabasindan dolayi gider baska bir telefon alirdim.

Kavunun Faydaları

elde tutulmayınca çalışmayan bir dokunmatik ekranlı evo 4g düşünüldüğünde bence problemler çok daha minimal düzeyde (kırılma olayı hariç). Kavunun Faydaları kamerası her ne kadar güzel çekiyor olsa da, 2 kusur canımı sıkmıştır. over sature renkler ve nerdeyse hiç olmayan image stabilization. hd 720p çekilen videolarda çok net göze batıyor bu durum. işlemci gücü ipad ayarında olan bir telefonda en azından bir kaç algorithma çalışıtırılıyor olması gerekirdi ki içine gyro bile koyulmuş. teknik olarak bu telefon ile tamamen sıfır oynama yaratmak mümkün olmalı idi. kısfmet işte. ios4.1 e saklanıyor olabilir. bu telefonun muadili an itibariyle 2 telefondur, samsung galaxy s, evo 4g (cdma direk eleyin). kanada da 649 cdn(625 dolar) gibi bir fiyat beklenmektedir ayrıca. factory unlocked olarak.

Portakalın Faydaları

apple bir dizayn hatası yapmıştır. yalnız şu atlanmamalı iphone 3gs ile newyork da hat kopması yaşayan insanlar, aynı bölgelerde iphone 4 ile hat kopması yaşamadıklarını belirtiyorlar. steve abinin deyimiyle "not that big of a deal" olabilir bu mevzu. artı 2 gün içinde bu problemi çözecek çözümler üretildi. apple'ın 1 senedir geliştirdiği bu cihazda bunları çok önceden tasarlaması gerekirdi. öyle tutulmaz demeleri ise ciddi bir fiyasko. lakin telefonun kullanılabilirliğine hiç bir eksi getirmiyor. Portakalın Faydaları bence en büyük problem çizilmesin diye sertleştirilmiş camın, yere düştüğünde ortadan yarılmasıdır, en az 10 kez betona iphone 3g düşürmüş ve hiç bir sıkıntı deformasyon yaşamamış biri olarak söyleyebilirim ki, iphone 4 teki en büyük handikap budur. bumber dışında kullanmak bu argüman da düşünüldüğünde imkansız gibi. sarı noktalar dendi, garanti kapsamında ve 2 güne geçtiği belirtiliyor her yerde. "not that big of a deal" başka da bişi yok.

Zeytinin Faydaları

en temel telefon tutma pozisyonunda dahi telefonun bütün gardının düşmesi fiyaskodur. savunmanin hicbir akli izahi yoktur gibi geliyor bana. hele ki böyle olmamasina ragmen "baska telefonda da böyle şebeke problemi oluyor" argümaniyla savunmak basvurulmasi gereken en son yer. zira dedigim gibi 2000 liralik bir apple ürününden bahsediyoruz. Zeytinin Faydaları bu kadar fahis bir hatayi yapan apple gibi bir firmanin da önce "telefonu adam gibi tutun arkaaaşım" sonra da "bumper alin 29.99$ sadece" demesi ise ayrica üzerinde tartisilacak sosyal bir konudur. mekanik acidan degil, apple' in marka degerinin insanlar üzerindeki etkisiyle aciklanabilir sadece.

Fındığın Faydaları

cekim sorunlariyla yasanan gercekten "sadece surasindan tutarsaniz calisir" demekle aklanacak bir durum degil. tam bir epic fail. aleni bir mühendislik hatasi. Fındığın Faydaları bu o kadar basit bir kuraldir ki, telefonun antenini ya arka tarafta en alta ya da en üste koyarlar. cünkü buralar pratikte tutulamayan, boslukta kalan yerlerdir. ve hatta w910i gibi kayar kapakli telefonlarin antenine isteseniz dahi ne konusma ne de kullanim dahilinde dokunamazsiniz. hemen hemen tüm telefonlar kullanma kilavuzlarinda antenin oldugu yeri gösterir ve telefonun buradan tutulmasinin -sebeke bulmak icin daha cok enerji harcanacagindan- pil ömrünü düsürdügünü söyler. ve pratikte kullandigim onlarca telefonun tek bir tanesinde dahi tutma seklinden kaynaklanan sorun yasamadim. elbetteki telefonun günlük kullanim disinda her tarafinin kapatilmaya calisilmasi sinyal yakalama gücünde düsüs yaratacaktir. fakat bu düsüs normal sartlarda -ki 2000 liralik bir cihazdan bahsediyoruz. normal sartlarin cok üstünde bir cihazdan- asla cekimin tamamen kaybolmasina yol acamaz. cünkü antenle direk temas olmaz. direk temas topraga baglantidan dolayi alicinin güc kaybina ve sinyal alamamasina neden olur.

Sürgülü Gardrop Modelleri

birlesik devletler deki fiyati konusuna aciklik getirmek istiyorum: 199usd(taban fiyati) + Sürgülü Gardrop Modelleri 2x60usd(mumkun olan en dusuk fiyatli aylik data plani; telefonun sizde kalmasi icin en az 2 ay odemeniz gerekiyor) + 36usd(zorunlu aktivasyon ucreti) + 325usd(sozlesme iptal ucreti) = 680usd(en fazla 750usd - asagidaki aciklamalara bakiniz) dipsos: 1. ozellikle aylik odediginiz fatura esrarengiz bir sekilde genelde olmasi gerektiginden hep daha fazla geliyor. son fiyata 60usd civari eklenebilir, eklenmeyedebilir. 2. fatura ucretini de dahil etmemin sebebi 2 ay odemeden telefona sahip olma imkanimizin olmamasi. ancak faturanin icine konusma, internet, mesajlasma gibi hizmetler minimum duzeyde de olsa dahildir. 3. sozlesme iptalinden sonra telefonunuzun sim kilidi acilmiyor. dolayisiyla kendiniz yapamiyorsaniz kirdirma(jailbreak) masrafi da eklenebilir.

Fayans Modelleri

bu yeni üründe yine yeniden usanmadan sıkılmadan bir duruma açıklık getirmek istiyorum. bu alet amerika'da 199 usd ye satılmıyor. kontrat üzerine alınan para. hali hazırda sabit bir ücret belirli görüşme ve kullanım detayları için ayrıca cihaz parası da dahil olmaz üzere taahhütlü biçimde satılıyor. hani turkcell'in paketleri gibi. bak hatta turkcell bazı paketlerinde ki mini olması lazım, hiç peşinat almıyor. yani bizim memlekette bedavaya dağıtılıyor bu cihaz. kutlu olsun 40. yılımız. Fayans Modelleri

Mutfak Masası

''kamerası daha da güçlü olan bir cihazdır.'' tanımını yaptıktan sonra asıl meseleye gelelim. bu telefon, resmi olarak duyurulmadan önce internet sitelerine söz konusu olan fake fotoğraflar düşürülmeye başlandı. hatta üzerine başka bir markanın cihazı olduğu bile söylendi. çünkü burada söz konusu olan şey şu: telefonun piyasaya sürülmesinden sonra elde edilmek istenen başarıdır. dolayısıyla fotoğrafların görülmesinden sonra yapılan yorumlar sayesinde telefon daha da geliştirildi. böylelikle telefonun çıkması için gerekli olan zemin hazırlanmış oldu. Mutfak Masası

Oturma odası takımları

az daha şaşasına kapılıp o eski teknoloji canavarı günlerime beni geri dönecektim bu cihaz yüzünden. nasıl bir şeydir ki bu böyle kullancağın topu topu basit iki özelliği varken, teknolojinin getirdiği yeniliklerin büyüsüne kapılıp milyarlarca para bayılırsın bir telefona. üstelik daha 3, 4 ay bile geçmeden bir yeni modeli çıkacağını bile bile. o an daha da fecidir zaten. yeni modelin haberini okuduğunda yüreğine yayılan o acı, neden biraz daha sabredemedim yakarışları.. iphone bu modelinde görünüşü, özellikleri açısından biraz daha saygı duyulur hale gelecek sanki. ama ben yine de kendisini uzaktan seyrederken daha mutluyum. seni uzaktan sevmek aşkların en güzeli diyen eski bir sevgili gibi onun mutluluğuyla mutlu oluyorum vallahi.. Oturma odası takımları

Eyüp Kombi Servisi

isminde halk kelimesi geçmesine karşın halkla alakasızlığını her fırsatta gördüğümüz parti. efendim geçen bunların bolu milletvekili adaylarından bir zat-ı muhterem televizyona çıktı. bu sıralar birçok aday çıkıyor televizyonlara meramını anlatıyor, ya da seçim bölgelerine geziler düzenliyor. seçim bölgesinde insanlar ne diyor? 'iş istiyoruz' ya da 'ekonominin düzelmesini istiyoruz, artık iki yakamız bir araya gelsin' diyorlar. ya da sağlık sorunlarının halledilmesini takep ediyorlar. özellikle bu sayın adayın memleketi bolu'da bu tür istekler maksimum düzeyde. sunucu soruyor, türkiye'nin en öncelikli sorunu nedir, sizin parti olarak önceliğiniz nedir? diye, yanıt ne dese beğenirsiniz: 'rejimin korunması'!!! kanalı değiştiriyorum, cem uzan çıkıyor karşıma ve vallahi daha mantıklı konuşuyor... chp'nin amacı belli. ekonomi, eğitim, sağlık konularında geçmişte doğru dürüst şey yapamamış, elle tutulur hiçbir plan-projesi de olmayan bir parti, nemalandığı tek şeyi, rejim tartışmalarını ısıtıp ısıtıp öne sürmekte. böylece 'şeriat gelecek' diye histerik bir şekilde ortalarda dolananların oylarını toplayacak. yoksa halk niye chp'ye oy versin ki, değil mi? Eyüp Kombi Servisi

Beşiktaş Arçelik Servisi

söylem açısından uğradığı değişikliğe ilk defa somut olarak tanık olduğum parti. parti programlarının "ölçü" olmadığını, konjoktüre göre,lidere göre evrildiğini ve/veya chpnin cidden çok büyük bir değişim yaşadığının ispatı için, chp parti programından örnekleri içeren bir eser karakas yazısından bir kısım: (yani nerdeeeen nereye durumu sanırım) Beşiktaş Arçelik Servisi 1-’chp, çağdaş demokrasilerin doğal özellikleri çerçevesinde, genel kurmay başkanlığı’nın (imla hatası bana ait değil) milli savunma bakanlığı’na bağlanmasını öngörmektedir (s.232). 2-’chp, ordumuzun iç güvenlik alanından dış güvenliğe yönlendirilmesini, tüm sınırların güvenliğinin silahlı kuvvetlere terk edilmesini öngörmektedir (s.232). 3-’laikliğin uzun vadedeki gereği, inanç dünyasının sivil topluma devredilmesidir (s.32). 4-’anayasada ve yasalarda, çağdaş, çoğulcu demokrasilerin tüm özgürlükleri yer almalıdır. yasakları tanımlayan anayasa anlayışından, özgürlükleri tanımlayan anlayışa geçilmelidir (s.38).’

Bayrampaşa Bosch Kombi Servisi

son olarak chp sol partidir ya da değilidir tartışmasına hiç girmeyeceğim. eğer vaktiniz ve imkanınız varsa tüm partilerin aday listelerine göz atın, vekillerinin geçmişlerini ve potansiyellerini inceleyin kararınızı da buna göre verin. öyle ya da böyle meclise sol görüşlü, sosyal demokrat, laikliğe gönülden bağlı, bu ülkede yetişmiş insanları taşıyabilme potansiyeli olan tek parti chp'dir. ve ben de laik ve demokratik bir ülkede yaşama gayesi olan bir insan olarak oyumu cumhuriyet'e ve onu gerçekten temsil edecek tek parti olan cumhuriyet halk partisine vereceğim. Bayrampaşa Bosch Kombi Servisi

24 Şubat 2012 Cuma

Mutfak Dizaynı

not: bu entrynin metnini herhangi bir gazeteye veya televizyon kanallarının internet sitelerine göndersem ilk sayfadan gireceğini biliyorum ama yine de buraya yazıyorum. bu da bir önceki paragrafın son cümlesindeki hayalciliğimden olsa gerek, burada bir şeyleri düzeltebilecek olmanın mümkün olduğuna olan çocukça inancımdan. Mutfak Dizaynı

Yatak Odası Dekorasyonu

şu an hayatta olmayan bir yakınımın futbol oynadığı eski zamanlardaki gibi olmasını dilerdim her şeyin, galatasaray ve fenerbahçe taraftarı olarak birbirimize hunharca espriler yapabilmeyi, birbirimizin başarısızlığını istemeyi ve buna sevinmeyi ama bir iç savaş yaşarmışçasına ayrı kutupların militanları olmamayı. rekabetin ancak birbirimize bağlı olduğunu, birbirimizin varlığı ile yaşam bulduğunu anlamasını isterdim başta kendi desteklediğim takımın taraftarları olmak üzere fenerbahçe taraftarının. şimdilik boş bir hayal, biliyorum. Yatak Odası Dekorasyonu

Ev Dekorasyonu

fc barcelona - real madrid çekişmesindeki gibi rakibime politik bir kimlik yükleyebilmek, kendisini sevmiyor oluşumu mantıklı bir nedene bağlayabilmek isterdim. fenerbahçe ne bir cuntanın takımı, ne de aşırı bir politik fraksiyonun temsilcisi. senin, benim gibi insanların, ama kulüp yönetimi tarafından amiyane tabirle gaz verilip canavarlaştırılmış insanların takımı haline geldi gördüğüm kadarıyla. Ev Dekorasyonu

Mutfak Masası Modelleri

fenerbahçe taraftarı adını verdiğimiz, televizyonların canlı yayın araçlarına saldıran, başarısızlık anında teknik direktörlerini linç etmek için polisle çatışan canavarları yaratan rakiplerinin çekememezliği mi yoksa kulüp yönetiminin kamuoyunu baskı altına almak için uyguladığı bilinçli bir strateji mi? Mutfak Masası Modelleri

Bellona Kanepe

hal böyleyken iki dakikalık zafer sevincini bile kendi zaferinin tadına varamayıp rakibini taklit edip dalga geçerek kutlamaya çalışanları çok suçlayamıyorum zerre kadar haz etmesem de. onlara böyle öğretildi, bu tavır desteklendi ve bunun doğru olduğu destekledikleri kulübün yönetimi tarafından onaylandı. Bellona Kanepe

Abajur Modelleri

uefa kupası başarısına tesadüf diyen, demeçlerinde sürekli galatasaray'ı hedef alan bir yönetimden, resmi internet sitelerinde "bu seneki galatasaray galibiyetlerimiz" şeklinde bir başlık atıp bu galibiyetleri sıralayan, başarılarını galatasaray'ın başarılarıyla karşılaştırıp üstünlük kurmaya çalışan bir yönetimden bahsediyorsak bu işte bir yanlışlık var demektir. bir spor kulübünün var oluş amacı ezeli rakibini geçmek midir yoksa kendi yolunu kendi çizip kendi standartlarını belirlemek mi? internet sitelerinde "bu seneki galatasaray galibiyetlerimiz" şeklinde başlık atan bir takımın var oluş amacını sorgularım ben, siz kendi taraftarınızı mutlu etmek, kendi kimliğinizle kendi standartlarınızı belirlemeye mi çalışıyorsunuz yoksa daha önce rakibiniz tarafından belirlenmiş standartları kabul edip onları aşmaya mı çalışıyorsunuz diye. Abajur Modelleri

Bağcılar Beko Servisi

içi senelerdir doldurulamayan vaatlerle ben ve benim gibi sevenlerini yıldırmaya başlamıştır. bugüne kadar her koşulda, her platformda destekçisi olduk. ama, bir zincirin gücü en zayıf halkası kadardır lafını her sene onlarca kez ıspatlayan idarecilerinden bıktım. sen her sene istediğin kadar dünya starı al, milyonlar dök ortaya; başarılı olacağım diye.. ama takımda hala deniz, selçuk başrolde oynasın.. Bağcılar Beko Servisi kim oyundan çıkarsa çıksın selçuk girer mi ya oyuna? böyle büyük takım olunur mu? deniz barış? on tane roberto carlos olsa, bir tane deniz barış çıkar en zayıfından bir halka yazdırır skorborduna. daum? üç senede adam tekrar mı futbol okuluna gitti? neden yollandı neden geri alındı? birbirimizi kandırmayalım. daha doğrusu kimse biz fenerbahçe'lileri kandırmasın.. doğru dürüst işler yapın. biz hep arkanızdaydık, yine olacağız..

Göztepe Bosch Servisi

kötü oynadı bu gece evet. ancak turu kaybetmedi. deplasmanda atılan gol her şeye rağmen önemli. ikinci maçta kendi karakterini ortaya koymalı. en iyi yaptığı şeyi, pas oyununu oynamalı. Göztepe Bosch Servisi görüldü ki lille'in savunması ahım şahım değil. biraz baskıyla gol bulabilir fenerbahçe. turu da geçebilir. ama takımın kendine güvenmesi, pas yapabilmesi ve lugano'nun geri dönmesi gerek.

Keçiören Baymak Kombi Servisi

uefa'nın fenerbahçe sayfasında, atatürk'ün de fenerbahçeli olduğuna dair ibare bulunan kulübüm. Keçiören Baymak Kombi Servisi "dominant in the istanbul football league, they made their reputation during allied occupation from 1918, winning 41 of 50 fixtures against french, british and italian army sides. they developed a big support base, including mustafa kemal atatürk, founder of the modern turkish nation."

Oturma Grubu Modelleri

"""artık bütün resmi işlemler tamamlandıktan sonra sıra gelmişti trabzonspor'un renklerine. renk bulmak öyle kolay olmadı. trabzon'da uzun yıllar süren idmanocağı-idmangücü rekabetinde sari-kırmızı ve yeşil-beyaz renkler hakimdi. trabzonspor'un renkleri bu renklerin dışında olmalıydı. trabzon'u ve karadeniz'i simgeleyen renkler aranıyordu. bu konuda yarışma açılması da gündeme geldi ancak sonra vazgeçildi. renk için geceli gündüzlü toplantılar düzenleniyordu. dört toplantıdan sonuç alınamamıştı. beşinci toplantıda her şey bitecekti. Oturma Grubu Modelleri artık taraftarın da sabrı kalmamıştı. sonunda trabzon ve karadeniz'in sembolü olan hamsi üzerinde duruldu. hamsinin gümüş mavisi rengi ve gözlerinin bordosu dikkate alindi. kimileri buna karşı çıktı. neymiş efendim bordo renk kırmızıya kaçıyormuş, öyle ya idmanocağı renkleri de sari-kırmızı ya. işte bu nedenle bordonun rengi biraz koyu tutularak idmanocağı'nın kırmızısından kaçınıldı. böylece bir haftadır şehirde süren renk kavgası sona ermişti ve trabzonspor bordo-mavi renklere kavuşmuş oldu."""

23 Şubat 2012 Perşembe

Kanepe Fiyatları

şu anki teknik, yönetim ve oyuncu kadrosuyla kesinlikle küme düşmesi gereken takım. bunu bir trabzonsporlu olarak söylüyorum. en büyük suç yöneticilerindir elbette. altın çamura düşse de altındır ancak adı trabzonspor olan altın artık yerin yedi kat dibine girmiştir, kepaze durumuna düşmüştür, yıpranmıştır. çamurdan kurtulup tekrar yer yüzüne çıktığında, altından çok sıradan bir yaldızlı taşa benzeyecektir. tabii umudumuzu kaybetmemiz gerekli. düzgün yöneticiler gelecektir elbet. on yılda altı şampiyonluğu alan da bu takımdı. Kanepe Fiyatları

Babet Modelleri

milan stepanov gibi * mükemmel bir defans oyuncusunu porto'ya satıp fiyatını 5 katlamasına sebep olan, transfer politikasının ne demek olduğundan habersiz yöneticileriyle delirten, kalitesiz oyuncuları ve amaçsız taraftar baskısı ile * bi bok olamayacak takımım, üzüntü kaynaklarımdan birisi.olağan kongre tarihinden yaklaşık 1-1.5 ay öncesinde antrenör değiştirmenin amacını anlamak ise mümkün değildir.ya seçileceklerine olan güvenleri yüksektir, ya da kulübe para kaybettirmekle pek bi adam olacaklarını zannetmektedirler.netekim öbür yönetimin antrenör seçimi ersun yanaldan taraf olmazsa taraftarı olduğum kulübü protesto yoluna gideceğim.gerçi ziya doğan'ın devam etmesi pek hayır getirmeyecekti takıma.en azından yardımcı antrenörlerle idare edilebilirdi zaten pek bir şey olacağı yok bu senenin. Babet Modelleri kaç senedir ligin ilk yarısından şampiyonluk umudunu yitiriyoruz taraftarları olarak.ayrıca hiç görmedim trabzonsporun şampiyonluğunu ama gene de umudum var.